Oya CANBAZOĞLU

Türkiye’nin güvenlik ve ulusal çıkarları açısından sakıncalı bulunduğu için ülkeye girişi yasaklanmış bir kişinin temsilcileriyle Türk siyasi liderlerinin görüşme gerçekleştirmesi, hem Türk devletine hem de Bulgaristan Türklerinin hassasiyetlerine açık bir saygısızlıktır. Bu durum asla kabul edilemez.

Bulgaristan Türklerinin Geleceği ve Temsiliyet Krizi
Ahmet Doğan, yıllardır Bulgaristan Türklerine herhangi bir fayda sağlamadığı gibi, toplumunu yalnız bırakmış, halkından kopmuş bir figürdür. Türkiye’ye girişi yasaklanmış olması da bu durumun ciddiyetini ortaya koymaktadır. Buna rağmen, onun adamlarının Türk siyasi liderleriyle temas kurması, sadece Bulgaristan Türklerinin değil, aynı zamanda Türkiye’nin itibarına zarar verir.
Türk siyasetinde yer alan liderler, Bulgaristan Türklerini temsil ettiğini iddia eden böyle bir figürle veya onun aracılığıyla gelen kişilerle görüşemez. Bu kişiler, kime hizmet ettiklerini, neyi amaçladıklarını açıkça beyan etmelidir. Ancak burada esas sorun, Türkiye’nin çıkarlarıyla bağdaşmayan bu tür görüşmelere zemin hazırlanmasıdır.

Sorumluluk Çağrısı: Kimi Temsil Ediyorsunuz?
Bu noktada açık bir soru sormak gerekiyor: Siz kimi temsil ediyorsunuz?
Türk milletini mi, Bulgaristan Türklerinin onurlu mücadelesini mi, yoksa kendi çıkarlarını mı?
Türkiye’ye girişi yasaklanan bir liderin temsilcilerine destek verenler, bu soruyu halkın önünde açıkça cevaplamak zorundadır.

Kınıyoruz ve Uyarıyoruz
Bu tür girişimler, sadece Türkiye’ye değil, Bulgaristan Türklerinin haklı davasına da zarar verir. Türkiye’ye girişi yasaklanmış bir kişinin temsilcileriyle iş birliği yapanlar, ne Türk halkının ne de Bulgaristan Türklerinin çıkarlarını savunmaktadır.
Türk milleti ve Bulgaristan Türkleri, böyle bir aymazlığı affetmeyecek ve bu tür girişimlere gereken cevabı verecektir. Ulusal çıkarlarımızı ve kardeş halkların geleceğini hiçe sayan bu tür ilişkilere asla izin verilmemelidir.