Sorma buralarda ne işimiz var!
Tuna boylarında Aliş’imiz var!
Yemen Türküsü’ne ağlayışımız,
Nasrettin Hoca’ya gülüşümüz var! …
“Alı var” diyorlar “kırmızı güle”
Hasan’ım martini alıyor ele,
Ramizem’in evi kapılmış yele…
Yusuf’la Arda’ya dalışımız var! …
Sevda yalan derler, sakın inanma!
Tuna’dan geliyor ince donanma!
Koca Yusuf seni unuttuk sanma!
Deli Ormanlar’da güreşimiz var!
Yunus gibi yüce pirlerim durur!
Sarı Saltuk gibi erlerim durur!
Anıttepe gibi yerlerim durur!
Samsun’dan yükselen güneşimiz var…
Akdeniz’de yüzer, Yavuz’umuz var!
Manastır içinde havuzumuz var!
Arda’da, Aras’ta, Zap’da kutlanır,
Nevruz Günü, Hıdırellez’imiz var!
Malkoçoğlu eyerler mi kıratı?
Eser zaman, yakın eder serhati
Mostar imiş şu dünyanın Sırat’ı
Yıkık köprüsünde bir taşımız var! …
Kızanlar hatıra getire bizi…
Balkanlar koynuna yatıra bizi…
Yıllardır yaşatır hatıra bizi…
Üsküp’te beş yüzyıl kalışımız var! …
Uyduk mürteciye, döndük şaşkına!
Döndük bir bir muhacire, düşküne!
Yetiş beylerbeyi Allah aşkına!
Üç yüz yıl uykuya dalışımız var!
Küfür saydık, felsefeyi bilimi;
Ezberledik hurafeyi zulümü! …
Hak etmeden katliamı, ölümü,
Üç yüz sene bozgun oluşumuz var!
Al bre, al bizi, al götür bu yaz!
Tuna’yı, Bosna’yı özledim biraz!
Sorma bre sorma ne işimiz var!
Tuna boylarında Aliş’imiz var!