İbrahim SOYTÜRK
Her milletin tarihi, köklerinin, başarılarının ve zorluklarının bir aynasıdır. Ancak Türk milletinin tarihi, sadece bir geçmiş değil, aynı zamanda küresel oyunların odağında şekillenen, günümüzü ve geleceğimizi belirleyen bir rehberdir. Peki, tarihimize neden yeniden bakmalıyız? Çünkü bugün yaşadığımız pek çok olayın kökeni, tarihin satranç tahtasında yapılan hamlelere dayanıyor.
Bu yazıda, hem Türkiye’ye yönelik küresel planlara hem de milletimizin bu planları bozmadaki dirayetine farklı bir açıdan yaklaşacağız.
Yüzyılın İtirafı: Planların Gerisindeki Strateji
David Rockefeller gibi küresel güç odaklarının liderlerinin yaptığı itiraflar, tarihin derinlemesine nasıl bir stratejiyle şekillendiğini gözler önüne seriyor. Bu açıklamalar, Türk milletine yönelik uzun vadeli oyunların birer itirafıdır ve bu oyunların başarısızlıkla sonuçlanmasının ardında milletimizin bağımsızlık mücadelesi yatmaktadır.
Atatürk ve Ertelenen Planlar
Rockefeller’in “Atatürk yüzünden planlarımızı yarım yüzyıl ertelemek zorunda kaldık” sözleri, Türk milletinin liderlik ettiği bir bağımsızlık hareketinin küresel dengeleri nasıl değiştirdiğini açıkça gösteriyor. Sadece bir lider değil, aynı zamanda bir strateji uzmanı olan Atatürk, Türkiye’nin jeopolitik ve kültürel önemini küresel güçlere rağmen korumayı başarmıştır.
Türkiye Üzerinde Oynanan Satranç
Tarih boyunca Türkiye, coğrafyası, zenginlikleri ve kültürüyle küresel güçlerin iştahını kabartmıştır. Ancak bu, yalnızca bir mücadele değil, aynı zamanda stratejiyle yoğrulan bir satranç oyunudur.
Marshall Planı ve Borç Politikası
1950’lerde Marshall yardımı adı altında gelen ekonomik destekler, aslında bir borç bağı yaratma hamlesiydi. Adnan Menderes döneminde yapılan yatırımlar ve kalkınma girişimleri, Türkiye’nin kendi ayakları üzerinde durma çabalarının bir göstergesiydi. Ancak Menderes’in yabancı sermaye üzerindeki kontrolü elden bırakmama isteği, sonuçta darbe ve idamla sonuçlanan bir süreci başlattı.
1980 Darbesi ve Kaos Stratejisi
1980 darbesi, sağ-sol çatışmalarıyla provoke edilen bir dönemin ardından geldi. “Önce kaos, sonra düzen” stratejisi, Türk gençlerini ideolojik savaşlarla bölerek ülkeyi ekonomik ve sosyal bir çöküşe sürükledi. Bu, sadece bir iç çatışma değil, aynı zamanda dış güçlerin Türkiye üzerindeki etkilerini derinleştiren bir süreçti.
Medeniyetin Beşiği: Unutulan Gerçekler
Rockefeller’in ve benzeri güç odaklarının ifadeleri, Türk milletinin dünya medeniyetindeki gerçek yerini de açıkça itiraf ediyor.
Ancak bu gerçekler, uzun yıllardır çarpıtılarak gizlenmeye çalışılmıştır.
Türkler ve Sümerler
Türklerin Sümerler ve Mezopotamya medeniyetleriyle olan bağları, dünya tarihindeki yerimizin ne kadar eski ve köklü olduğunu gösteriyor. Sümerlerin Türk diliyle olan bağlantıları ve Anadolu’da kurulan uygarlıkların Türk kökenli olduğu gerçeği, dünya tarihinin yeniden yazılması gerektiğini ortaya koyuyor.
Barbarlık Algısı ve Kültür Hırsızlığı
Medeniyetin beşiği olarak kabul edilmesi gereken Türk milleti, dünya algısında “barbar” olarak lanse edilmiştir. Bu, sadece bir algı yönetimi değil, aynı zamanda tarihsel mirasımızın kasıtlı olarak çarpıtılmasıdır. Medeniyetimizin temelleri Sümerler, Hititler ve Anadolu uygarlıklarına dayanırken, bu mirasın üzeri özellikle örtülmüştür.
Küresel Satrançta Türkiye’nin Konumu
Türkiye, yalnızca geçmişte değil, bugün de dünyanın stratejik oyunlarının merkezindedir. Ortadoğu ve Kafkasya’nın anahtarı olan bu coğrafya, enerji kaynakları, su rezervleri ve jeopolitik köprü rolüyle geleceğin şekillenmesinde kilit rol oynar.
Büyük İsrail Projesi ve Ortadoğu
Türkiye’nin stratejik konumu, İsrail’in su kaynaklarına erişimi ve enerji yollarını kontrol etme hedefleri açısından vazgeçilmezdir. Ancak bu hedefler, Türkiye’nin bağımsızlık iradesi karşısında her defasında engellenmiştir.
Medeniyetler Çatışması ve Yeni Dünya Düzeni
Küresel güçlerin “medeniyetler çatışması” adı altında yürüttüğü stratejiler, aslında kaynaklara ve güç dengelerine yönelik bir satranç oyunudur. Türkiye, bu oyunda hem bir hedef hem de bir direnç noktası olarak yer alıyor.
Geleceğimizi Tarih Belirler
Tarih, sadece geçmişin bir aynası değil, aynı zamanda geleceği şekillendiren bir kılavuzdur. Rockefeller ve diğer küresel liderlerin itirafları, tarihin sadece bir bilgi birikimi değil, aynı zamanda bir strateji savaşı olduğunu ortaya koyuyor.
Türk milletinin tarihi, sadece zaferlerle değil, aynı zamanda küresel oyunlara karşı direnişle doludur.
Bu nedenle, tarihimizden alacağımız derslerle, gelecekte bu oyunları bozma iradesini daha da güçlendirebiliriz. Unutmayalım: Tarihini unutan milletler, başka milletlerin tarihine figüran olur.