Nedim AKIN
Tarihin derinliklerinden gelen bir çağrıydı bu. Yüzyıllar boyunca, zamanın geçişine tanıklık eden Şam, sadece coğrafi değil, kültürel ve stratejik olarak da Orta Doğu’nun en önemli şehirlerinden biriydi. Bugün, Türkiye’nin güçlü desteğiyle, Şam’ın da fethedilmesi, Türk milletinin tarihsel mirası ve bölgedeki etkinliğini yeniden hatırlatıyor.
Türkiye destekli muhalifler, büyük bir azimle ve kararlılıkla, bu kadim şehri özgürleştirerek tarihin akışını değiştirdi. Şam, bir zamanlar düşmanların hakimiyetinde olan, bir dönem toprakları üzerinde çatışmaların ve acıların izlerini taşıyan bir şehirken, bugün Türk milletinin cesur mücadelesiyle fethedilen topraklardan biri haline geldi.
Ve işte son nokta: 100 yıl sonra, anlı şanlı Türk bayrağı Şam’ın kalesine dikildi. Yüzyıllar sonra bile Türk milletinin köklerinin bu topraklarda ne denli derin olduğunun bir göstergesi olarak, bu zafer tarihimize altın harflerle yazıldı. Elhamdullah, tarih yazanların, doğru yolda ilerleyenlerin ve mazlumların yanında olanların zaferi bu.
Bizlerin desteklediği muhalifler, sadece bir siyasi güç değil, aynı zamanda özgürlük için verilen bir mücadelenin simgesi oldu. Onlar, bir halkın özgürleşmesi için gereken cesareti, azmi ve direnci gösterdiler. Türk milletinin desteği, bu sürecin kilit noktalarından biriydi. Hem askeri hem de diplomatik alanda sergilenen bu başarı, sadece bir zafer değil, aynı zamanda geleceğe yönelik büyük bir mesajdır.
Bugün, tarih sahnesinde önemli bir dönüm noktasına gelindi. Şam’ın fethi, Orta Doğu’daki güç dengelerini yeniden şekillendirecek, Türk milletinin bölgedeki liderliğini pekiştirecektir. Geçmişin yükleriyle şekillenen bu topraklar, artık özgür bir geleceğe doğru ilerlemektedir.
Ve belki de en önemlisi, bu zaferin ardından bir başka büyük mücadeleye daha başlayacağız: Barışın, istikrarın ve huzurun bu kadim topraklarda hüküm sürmesi için gereken çabayı göstermek. Çünkü fetih sadece bir başlangıçtır, asıl zafer bu topraklarda barışı inşa etmekle kazanılacaktır.
Hayırlı Olsun: Şam’ın Özgürleşmesi ve Yeni Bir Dönemin Başlangıcı
Hayırlı olsun, Şam’ın özgürleşmesi yalnızca bir şehrin değil, tüm Orta Doğu’nun yeni bir döneme adım atışını simgeliyor. Bu zafer, Türk milletinin tarihsel mirasını pekiştirdiği gibi, bölgedeki etkisini de yeniden şekillendiriyor. Haritada belirli noktalara göz dikenler için sıranın geldiğini göreceksiniz. Rahat olun, Türkler yarına bırakır ama asla yanına bırakmaz. Adım adım bölgeye hakimiyet sağlanacak, Türk bayrağının gölgesinde yeni bir düzen kurulacak.
Bu topraklarda bulunan zengin petrol kaynakları, Türk kontrolüne geçiyor. Her geçen gün daha fazla güç elde ederken, Türk milletinin gücünü ve kararlılığını bir kez daha tüm dünyaya göstereceğiz. Rahat olunuz, az sabırlı olunuz; zaferin yolu uzun ama bu yolda Türk milletinin adım atmadığı, geçmediği hiçbir yer kalmayacak.
Suriye’de söz sahibi artık Büyük Türkiye’dir, bu yeni gerçeklik tüm dünyaya duyurulmalıdır. Bizim için yalnızca bir coğrafya değil, bir tarih yazma mücadelesi de söz konusudur. Şam’ın fethi, bir başlangıçtır, ama asıl hedefimiz tüm bölgeyi özgürleştirip adaletin ve huzurun hakim olduğu bir ortam yaratmaktır.
Önden gidenlerin ruhları şad olsun; bu toprakları canlarıyla, kanlarıyla savunmuş, Türk milletine bu toprakları emanet etmiş kahramanlarımızın mücadelesi, hiç unutulmayacaktır. Gazilerimize Allah uzun ömürler versin; onların kahramanlıkları, bizlerin yolunu aydınlatan ışık olacak. Yeni zaferler, büyük zaferler ve muhteşem zaferler bizlerin olacak. Bizler, her adımda büyüyen bir güçle ilerliyoruz.
Bekle bizi Kudüs, bekle bizi Filistin. Zafere giden yolda, bu topraklar da bizimle olacak. Vatan toprağında özgürlüğü ve adaleti tesis etmek, bizlerin en büyük idealidir.
