Cumhurbaşkanı Rumen Radev son yaşanan siyasi gelişmeler ile ilgili basına açıklamalarda bulundu. Başkan Radev; Açıkça görülüyor ki, ülkedeki siyasi kriz derinleşiyor ve kamuoyu desteği hırsı olan her parti bunun nasıl bir çıkış yolu sunduğunu açıklamalı. İktidar sorununun siyasi partilerin vatandaşlara ve devlete karşı sorumluluğunu ortadan kaldırmadığına dikkat çekti.

Devlet başkanı, “Hükümet kurma prosedürünün hızlı ve sonuçsuz tükenmesinin birçok önemli sorunu çözümsüz bırakacağını vurguladı. Parlamentonun Temmuz ayı sonundan önce feshedilmesi halinde, seçimlerin Eylül ayında yapılması anlamına geldiğini ve bunun da düşük seçmen katılımı riski taşıdığını da sözlerine ekledi. Öte yandan, hükümet kurma sürecinin aşırı uzaması, yönetim kararlarında ve personel değişikliğinde kumar oynamanın cazibesine yol açmakta ve taraflar kendi aralarında giderek daha kalın kırmızı çizgiler çekmekte ve olası erken seçimlerden sonra hükümet kurmak giderek zorlaşmaktadır. .

Devlet başkanı, ikinci hükümet kurma görevinin yerine getirilmemesi halinde, üçüncü görev devrinden önce tüm meclis partilerini istişarelere davet edeceğini duyurdu. Onlara, krizden çıkış için formüller ve etrafında birleşme arayışına girecek öncelikler önerebilecekler. Başkan, bu temelde üçüncü görevi kime vereceğine karar vereceğini belirtti.

Cumhurbaşkanı, “Toplumumuz, akut sosyal sorunları, gelirleri, fiyatları, enflasyonu çözmek için derhal harekete geçecek, enerji, ekonomi ve yatırımlarda uzun vadeli ve sürdürülebilir çözümler aramaya başlayacak etkili bir yönetim çoğunluğu bekliyor” dedi. Radev, her vatandaş ve işletme için hem harici hem de bireysel olarak güvenliğin güçlendirilmesi, etkili yargı reformunun uygulanmasının yanı sıra yolsuzluk ve gücün kötüye kullanılmasına karşı gerçek bir mücadele de gerekiyor.

Cumhurbaşkanı, partilerin seçiminin yine erken seçim olması halinde, yeni bir parlamentonun oylamaya artan vatandaş katılımıyla meşruiyet kazanması için partilerin Ekim ayı başında yapılmasının uygun olacağına dikkat çekti. Devlet başkanına göre, bu, Temmuz ayının sonuna kadar kalan günlerde, parlamentonun hem iktidar çoğunluğunun oluşturulması hem de önemli yasaların kabul edilmesi için yüksek beklentilerle ve hükümetin – anti-anti- ile suçlanacağı anlamına geliyor.

Devlet başkanı ayrıca, “Sloganlarla ve halkla ilişkilerle değil, gerçek ve tutarlı bir çalışmayla, Bulgaristan‘ın Avrupa entegrasyonunu taahhüt edecek ve ülkemizin Avrupa’nın çevresinde kalmasına izin vermeyecek bir yönetim çoğunluğu bekliyorum.” dedi.