Rafet ULUTÜRK
Konu: Seçim yasası değişiyor. Salı gün hükumet düşebilir.
Bulgaristan Cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili büyük patlama İngiltere’den geldi.
Demokrasinin seçim sandığından yaşadığına artık kesinlikle inanan gurbetçi işçilerimiz, “bu böyle olmaz!” diye haykırarak masaya vurdular.
Güya ”Yurtsever cephe” (PF) ve Makedonya İç Devrim Hareketi (VMRO) ortaklığının Başbakan Borisov hükumetine dayattığı ve meclisten geçen, Anayasaya aykırı Seçim Yasası değişikliği ilk defa uygulanmak istenirken dış ülkelerdeki Bulgaristan vatandaşlarının seçme ve seçilme hakkını kullanmalarını bir ülkede “en fazla 35 sandık” sınırlamasına büyük tepkiler mecliste bomba gibi patladı.
Milletvekillerinin 9 Kasım 2016’ya kadar izin kararını Başbakan Borisov’un müdahalesi bozdu.
Aslında Başbakanın Bulgar halk meclisinin çalışmalarına ve kararlarına direk müdahalede bulunurken Anayasa’ya ve yasalara, ayrıca meclis iç tüzüğüne ters düşen hareketlerde bulundu.
Bu sert müdahaleden sonra, meclis çalışmalarının bağımsızlığı yasasına rağmen, önümüzdeki Çarşamba ve Cuma günleri meclisi yeniden toplantıya çağrıldı.
Başbakan’ın sözlerine göre muhalefetin “seçim yasasıyla ilgili sunacağı büyün öneriler ve istenen yasa değişiklikleri ve yasal düzeltmeler, bu arada Türkiye de dahil bütün ülkelerde daha fazla sandık istemi kabul edilecektir.”
Sert gelişmeler çok ciddi bir hükumet bunalımını su yüzüne çıkardı.
Anlaşılan, meclisteki anlaşmazlıkların aşırı sağ ve sol milliyetçilerin dayattığı insan haklarını kısıtlayıcı seçim yasası değişikliğinin bütün Avrupa’da, Birleşik Amerika ile Kanada’da Bulgar topluluğu kaynatırken, Türkiye’de de soydaşlar ve yığın derneklerinde ve demokratik kamuoyunda ciddi gerginliği neden olurken, Bakanlar kurulundaki çok sertleşen zıtlaşma ile ilgili Başbakan şöyle konuştu:
“Siz (Reformcu Blok’a hitaben konuşuyor) Bakanlar Kurulunda bizim koalisyon ortağımız, Halk Meclisinde ise hükumete muhalefet olamazsınız!
“Benimle ve GERB partisiyle alay etmenize seyirci kalamam! “
14 Ekim 2016 günü Bulgar hükumeti olağanüstü toplandı. Oturumu bir konuşmayla açan Başbakan Borisov Reformcu Blok beşlisinden bakanlara hitaben şu soruları yöneltti:
Ekonomi Bakanı Lukarskıye:
- “Lukarski sen korkuyor musun?
Sağlık Bakanı Moskov’a hitaben:
- “Moskova ben kınalı kuzu muyum?”
Eğitim Bakanı Kuneva’ya hitaben:
- “Sen öğretmen maaşlarını seçim arifesinde olduğumuz için ödediğimi anlatıyor muşsun. Bu ay öğretmenlere maaş vermeyelim mi yani?”
“Her işte bir tahammül sınırı vardır.
Benim için aştı. Ya beraberiz ya da yolcu yoluna!”
Önümüzdeki Salı hükumeti dağılması ya da bir müddet daha birlikteliğin sürmesi konuları görüşülecektir.
Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP) ve Hak ve Özgürlükler Partisi (DPS) isteği üzere bileşime çağrılan halk meclisi GERP milletvekillerinin giriş kaydı yaptırmadığı için toplanamadı. Sert bir tavırla meclisin genel kurul salonunda beliren Başbakan Borisov GERB partisinden muhalefetin bütün tekliflerini, ivedi yasa değişikliği önerilerini desteklemesini emretti.
Ansızın şiddetlenen bunalımla ilgili demeçlerde, Cumhurbaşkanı seçimlerinde orta sağda karşı karşıya çıkan GERB ve RB partileri arasında çıkan sorunların hükumete kaydığı ve şu anda durumun derlenip toparlanmasının imkansızlığı vurgulandı.
Bakanlar Kurulu karar almadan dağıldı.
Öte yandan “Galıp İnterneyşınıl” ajansının yaklaşan seçimle ilgili son temsili anketinden alınan sonuçlarda, iktidar partisi GERB adayı Tsvetana Tsaçeva, ikinci turda Cumhurbaşkanı koltuğunu % 4 arayla sol cephe ve sosyalistlerin adayı General Radev karşısında kesin kaybediyor.
Bununla ilgili halk meclisini bileşime çağıran BSP partisi yeniden 73 imza topladı. Meclisin toplayan seçim yasasında değişiklik yapılmasını isteyen siyasi güçler şunlardır:
- Aşırı sol, Rusçu “Ataka” partisi.
- İdeolojik kimliği belli olmayan, mecliste muhalefet kılığında kalmaya devam eden Kovaşki partisi.
- Sözde “Yurtsever Cephe” ile Makedon komitacıların torunları (VMRO) yasa değişikliğine karşı direnirken, meclise girseler de, bileşime katılmak için kayıt yaptırmıyorlar ve meclis çalışmalarını sabote ediyorlar.
- GERB partisinin yeni olağanüstü oturumda tutumunu değiştirmesi ve Başbakanın emirlerine uyması ve istekleri kabul etmesi bekleniyor.
Bu arada, Bulgar işçilerin Londra’da “seçme hakkımızı kullanmak istiyoruz” sloganıyla gösteri yapmalarının ardından, Reformcu Blok Cumhurbaşkanı adayı Tr. Traykov hemen İngiltere’ye atladı ve işçilerle kitle mitingleri, toplantılar düzenlemeye devam ediyor. Traykov seçim yasasındaki tüm değişikliklerin kaldırılmasında ısrar ediyor.
Şimdiki Bulgar seçim yasası hangi uluslar arası antlaşmalara aykırıdır ve hangi noktalarda insan hakları çiğneniyor?
Dış ülkelerde bulunan Bulgaristan vatandaşları ve Türkiye’deki çifte vatandaşlar, “35 sandık” sınırlandırmasına karşın, imza toplayıp yeni seçim büroları açılmasını istedikleri her yerde, ilgili ülkenin yerel makamları izin verseler de, Bulgar Merkez Seçim Komisyonunun yasağa uyularak, istenen seçim sandığı açılmadığı yerde vatandaşlar şu hakkı elde etmiş olurlar.
6 Kasım 2016 seçimlerinde yasa dışı hareket edildiği, insan haklarının hiçe sayıldığı ve vatandaşlın seçme ve seçilme hakkının özgürce kullanılmasına engel olduğundan dolayı, seçimlerin geçersiz kılınmasını Anayasa Mahkemesinden isteyebilir.
İstenen seçim sandıklarının açılmaması şu uluslar arası yasalara kesinlikle ters düşer:
İNSAN HAKLARI GENEL BEYANNAMESİNİN 21. MADDESİ;
ULUSLAR ARASI SİVİL VATANDAŞ VE SİYASİ HAKLAR PAKTI 25. MADDESİ;
AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ – ek tutanak 3. madde;
Bulgaristan Merkez Seçim Komisyonundaki görevli hukukçuların Bulgar Anayasasının 5. maddesi 2. şıkkının neden dolaysız etkili olduğunu iyi bilmeleri gerekir.
Bununla Birlikte Bulgar meclisinde tartışılan, onaylanan ve yayımlanan ve yerli yasalara göre öncelikli ve genel geçerli güce sahip olan Uluslararası ve Avrupa Yasalarını Seçim komisyonunun bilmesi gerekir.
Seçimlerden 20–25 gün önce meydana gelen durumdan Merkez Seçim Komisyonu tamamen sorumludur, çiğnenen Anayasamızın maddeleridir.
Örnekliyoruz. Adına “Karakaçanov” Kanunu denen seçim yasası değişiklikler seçime katılmak isteyen ve dilekçe veren Bulgar vatandaşların yaşadığı bütün Avrupa ülkelerinde, ABD, Türkiye ve Kanada’da çiğneniyor. Örneğin İngiltere’de 35 yerine 53 seçim sandığı açılması için direniş devam ediyor.
Önümüzdeki hafta yapılması gereken seçim yasası değişikliğiyle temel insan haklarımızı ve seçme ve seçilme hakkımızı uluslar arası yasalara göre geri almamız, ırkçı milliyetçilerin ataka’cıların, sahte yurtseverlerin ve ruhu kanlı komitacıların 2015’ten beri şiddetlenmeye ve yoğunlaşmaya devam eden saldırılarına en sert bir şekilde “DUR!” demiş olacağız.
Bu gelişmelerden Borisov hükumetinin ders çıkarması zorunludur.
1990’dan beri böylesi gerin bir seçim önü atmosferi oluşmamıştı. Bu durumda, siyaset arenasında yer almak istiyorlarsa, DOST milletvekillerinden daha aktif davranmalarını talep etmek hakkımızdır. Mustafa Karadayı’nın da “erken seçim” çığlığının altını doldurması ve daha geniş bir meclis koalisyonu kurmaya kapı açması zamanı artık gelmiştir.
Türkiye’de yaşayan 720 bin Bulgaristanlı çifte vatandaştan, 620 bini seçilme ve seçme hakkını kullanabilir. Bu soydaşlarımızın oylarını 35 sandıkta verebilmesi imkan dışıdır.
6 Kasım 2016’da Türkiye’de yapılacak Bulgaristan Cumhurbaşkanı seçimine serbest oy verilebilmesi için 150–200 seçim sandığı açılmasının normal olduğu bildiriliyor.
İstanbul’da seçim örgütleme, sandıkta temsil etme ve denetleme hazırlıklarını tamamlamış olan BULTÜRK – Bulgaristan Türkleri Kültür ve Hizmet Derneği ana-kentte İstanbul’da 80 bin (seksen bin) soydaşımızın oy vermeye hazırlandığına işaret ediyor.
Yeni durumda derneklerin tüm hazırlık çalışmalarını yeniden gözden geçirmesi ve çalışmalarını koordineli bir şekilde yürütmesini öneriyoruz: Seçim haklarını kısıtlayan bir ülkede demokrasiden ve temel insan haklarından söz edilemez.
BULTÜRK ve BGSAM gelişmeleri yakından izliyor ve tüm yenilikleri anında duyurmaya gerekli hazırlıklar görülmüştür. Faşizan saldırılara karşı en doğal insan haklarını savunma ve genişletme davası demokratik cephe davasıdır. Vatandaş hakkı, insan haklarımız, seçme ve seçilmez hakkımız en kutsal haklarımızdır. Yeni durumda sivil toplum kuruluşlarının dayanışma zinciri oluşturmasını bekliyoruz. Birleşmek zorundayız!
Siz, seçimle ilgili tüm haberleri lütfen yakınlarınıza ve arkadaşlarınıza paylaşınız. Seçim öncesi toplantılara katılmayı ihmal etmeyiniz.
Bilgisiz kitle seçim kazanamaz.
Seçimlere katılmak, soydaşlarımızın en kutsal hakkı ve ödevidir.
Teşekkür ederiz.