Sevilcan YÜCE

 

25 yıldan beri parlamento kurdu olan milletvekillerimiz için özel seçimdir: Bulgaristan Türk Pomak ve Romanları arasından olup meclis koltuklarına yerleşen ve dünya yansa umurlarında olmayan hemşerilerimize özel armağanımızdır. Lütfen her kelimesinin üstünde derin derin düşünerek okuyunuz, eksik bulduğunuz yerleri tamamlayınız, istediğiniz kadar uzatabilir, vekillerin isimlerini de nakış edebilirsiniz.

 

Ey çağlayan bulmuşsun artık kemal yaşını,

Kazanmak istiyorsun bu hayat savaşını

Yemelisin hakikat denen zehir aşını

Ne derlerse, evet diye salla hemen başını,

Kravatını düzelt, belini bük, al gitsin maaşını!

 

Köy ağası gibi dolaşma böyle yaya,

Eloğluna baksana binmişe “Audi” arabaya,

Sen de bir lider bulup sırtını hemen daya

Ahmet ne derse salla hemen başını,

El ovuştur, el öp, al gitsin maaşını!

 

Bir murta görünce yerlere kadar eğil,

El pençe, divan dur bu şerefsizlik değil,

Uşaklığı meziyet, riyayı fazilet bil.

Ne derlerse, evet de, salla hemen başını,

Boynunu bük, el öp, al gitsin maaşını!

 

Cahile bilge de, incitme kakavanı,

Düşküne nasihat ver, kodamana abanı,

Zengin ol sen de, aşır her bağdan arabanı,

Tekerine taş korlar, sallamazsan başını,

Uslu otur, hoş geçin, al gitsin maaşını!

 

Tıkalıdır kulağı herkesin hak sesine,

Bir cevahir kutusu olsan, kimin nesine

Seni feda ederler elin çingenesine,

En iyisi, evet de, salla hemen başını,

Başını bük, belini bük, al gitsin maaşını!

 

Ahmet’le iyi geçin, Lütfüyle bul arayı,

Azıcık sen de öğren dalgayı, dubarayı,

Bırakıver kanasın vicdan denen yarayı,

Ne derlerse, evet de, salla hemen başını,

El öp, yerde sürün, el gitsin maaşını!

 

Köpeklerle hırlaşma, tepişme Danço gibi katırla,

Hamamda kavga olmaz, soyu bozuk dönekle,

Kulağına küpe yap, bu sözümü hatırla,

Kim ne derse, evet diye salla hemen başını,

Ayak öp, el öp al gitsin maaşını!

 

Diyorlar ki, taç bile baş eğilmezse konmaz,

Kakavan önünde eğilene kılıç dahi dokunmaz,

Dik durdukça bu başın, devlet kuşu da konmaz,

Bu dünyada kaide, sallamaktır başını,

El öpüp etek öpüp, almaktır maaşını!

 

Bir yolsuzluk görünce, köpürme, isyan etme,

Bir hak için kendine “dik başlıdır” dedirtme.

Doğru yolu dostuna göster, ama sen gitme,

Ne derlerse, evet deyip salla hemen başını,

Dilini tut, uslu dur, al gitsin maaşını!

 

Dolandırıcılık ve rüşvet zannetme zor bir iştir,

İlmini bilen için adi alış veriştir.

Usulünü öğren de o nimetten veriştir.

Her köftede, evet deyip salla hemen başını,

Üstüne bir su iç, uzan yenisine, al gitsin maaşını!

 

Arttırmaya kondu işler belediyede

Bu usulle yapılır nakiller saniyede,

Ahmet’e gönder çantayı, bitir işi,

En iyisi, Evet diye salla hemen başını,

Dilini tut, uslu otur, görmezden gel, al gitsin maaşını!

 

Bir soğan soyulurken yaşarıyor da gözler,

BTK soyuldu, aldırma der öküzler,

Hukuktan eser yoktur, nafile bütün sözler,

Beyhude inat etme salla hemen başını,

Kapa gözünü, öp ellerini, al gitsin maaşını!

 

Bir fakir eder mi zenginle yarış,

Öğrenmedin, öğrenme işleri,

Vazgeç hak sevdasından, sen de kervana karış.

Ne derlerse, Evet deyip salla hemen başını

Ahmet’i öp, Lütfü’yü öp, al gitsin maaşını!

 

Hakmış, özgürlükmüş unut hepsini,

Oturmak özgürlükse, sandala altında salla bacağını

Arama fazlasını, kaydırırlar adamı.

Ne derlerse ve hatta demeseler bile, Evet de ve sallabaşını,

Yerde sürün, ayak öp, al gitsin maaşını!

Reklamlar