Rumlar, Apostolos Andreas Manastırı’nda yapılan restorasyon çalışmalarında bir skandala imza attı. Rum yetkililer, 4 sahabe mezarının bulunduğu yeri yeni projede de yol ve otopark olarak belirledi. Urve Bin Sabit’in mezarı ise tamamen kapatıldı
Kuzey Kıbrıs’ın Dipkarpaz bölgesinde bulunan Apostolos Andreasmanastırı, Yunanistan Patras Üniversitesi’nin yürüttüğü proje ile 3 yıllık bir restorasyon sürecine alındı. Ziyarete kapatılan manastırın avlusu ve bahçesinde bulunan 5 sahabe mezarı projeye dahil edilmedi.
Restorasyonla beraber 1960’a kadar Kıbrıs Türk halkının ziyaret ettiği Urve Bin Sabit ve diğer 4 sahabenin mezarı tamamen yok ediliyor. Konuyla alakalı olarak akademisyenler Türk Büyükelçiliği ve Cumhurbaşkanlığı’na sayısız şikayette bulundu. Ancak ne KKTC Cumhurbaşkanlığı ne de Türk Büyükelçiliği konuya ilgi gösterdi.
Restorasyonla beraber 1960’a kadar Kıbrıs Türk halkının ziyaret ettiği Urve Bin Sabit ve diğer 4 sahabenin mezarı tamamen yok ediliyor. Konuyla alakalı olarak akademisyenler Türk Büyükelçiliği ve Cumhurbaşkanlığı’na sayısız şikayette bulundu. Ancak ne KKTC Cumhurbaşkanlığı ne de Türk Büyükelçiliği konuya ilgi gösterdi.
3 YIL SÜRECEK ÇALIŞMA
Ortodokslar’ın önemli hac merkezlerinden biri olan Apostolos Andreas Manastırı’ndaki restorasyon çalışmalarına eylül ayında başlandı. 3
yılda tamamlanması planlanan manastırın restorasyon projesini Yunanistan’daki Patras Üniversitesi hazırladı. Türk ve Rum liderlerin kararıyla Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından yürütülen çalışmalara, KKTC’deki sahabelerle ilgili bilimsel çalışmalar yapan Türkiye’den ve KKTC’den akademisyenler de dahil olmak istedi.
yılda tamamlanması planlanan manastırın restorasyon projesini Yunanistan’daki Patras Üniversitesi hazırladı. Türk ve Rum liderlerin kararıyla Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından yürütülen çalışmalara, KKTC’deki sahabelerle ilgili bilimsel çalışmalar yapan Türkiye’den ve KKTC’den akademisyenler de dahil olmak istedi.
İNGİLİZ HARİTASINDA VAR
Sinop Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Gökçe Yükselen Peler ve Girne Amerikan Üniversitesi’nden Zeki Akçam, 1883’te İngilizler tarafından hazırlanan döneme ait haritayı gösteren 5 sahabenin mezarının da çalışmalada dahil edilmesini talep etti. İki akademisyen, ellerinde bulunan somut delilleri restorasyon çalışmalarını yürüten komisyona sundu. Ancak, akademisyenlere kesin bir dille projeye dahil edilmeyecekleri bildirildi. UNDP, restorasyon sırasında izinsiz bir şekilde proje alanına girecek akademisyenlerin tutuklanacağını belirtti.
Rum yetkililer 4 sahabe mezarının bulunduğu yeri yeni projede de yol ve otopark olarak belirledi. Urve Bin Sabit’in mezarı manastıra bitişik olan mezarının camları ve kapıları tamamen kapatıldı.
Türk makamları Türkler’i engelledi
KKTC’den ve Türkiye’den bazı üniversiteler projeye dahil olmak için Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve UNDP’ye başvurdu. UNDP ve Patras Üniversitesi, projeye Cumhurbaşkanlığı ve Vakıflar’dan birer kişi alınabileceğini ve sahabe mezarlarıyla inceleme yapabileceği bildirdi. Konuyla ilgli çalışmalar yapan akademisyenlerin projeye dahil edilmemesi dikkat çekti.
900 YIL ÖNCEKİ ESERDE DE YER ALIYOR
Sahabe mezarlarıyla alakalı çalışmalarını sürdüren akademisyenler üç farklı Arap kroniklerinde de sahabelere ait bilgilerin yer aldığını tespit etti. 1174 yılında adaya gelen, müfessir Arap alim Herevi’nin Kitab-ü Ziyaret eserinde de sahabe Urve Bin Sabit’in mezarının Apsotolos Andreas Kilisesi’nin içinde olduğu belirtiliyor. Herevi’nin eserinin orijinali bugün Süleymaniye Kütüphanesi’nde bulunuyor.
‘Papazlar sahabe mezarını duvarla kapattı’
Manastırda sahabe mezarını geçmişte defalarca ziyaret eden Kıbrıslı Türk Zehra Billur, 1950’li yıllarda bir okul gezisi için Dipkarpaz’a gittiklerini burada da manastıra ziyarette bulunduklarını anlattı.
Billur, manastırı son ziyaretinde ise yaşadıklarını şöyle anlattı: “Küçüklüğümde gördüğüm mazgaldan tekrar bakmak istedim. Papazın günah çıkardığı yere gittiğimde o pencereyi tamamen bir duvarla kapattıklarını gördüm, papaz odasına girdiğim için bana kızdı.”
Reklamlar