Raziye ÇAKIR

Allah, yeryüzünü bize nimetlerle donatarak sunar. Güneş her gün doğar, yağmur yağar, toprak bereketlenir. Soluduğumuz hava, içtiğimiz su, yediğimiz ekmek bile Allah’ın karşılıksız bir hediyesidir. Bu nimetlerin her biri, insanın şükretmesi ve paylaşması için bir fırsattır. Ancak bu cömertlik karşısında, insanlar olarak çevremizde ne kadar paylaşımcı olabiliyoruz? İşte bu soru, vicdanımızı sorgulamak için en temel noktadır.

Allah’ın Sunduğu Karşılıksız Nimetler
Allah, hiçbir karşılık beklemeden herkese eşit bir şekilde nimetlerini sunar:
Güneş, herkese doğar; ne zengine ayrıcalık yapar ne de fakire daha az ışık verir.
Yağmur, herkesin üzerine yağar; bahçelerimizi sularken ayrım yapmaz.
Toprak, hangi elle ekilirse ekilsin ürün verir; kimseye “Sen daha az hak ediyorsun” demez.
Doğanın düzeni, Allah’ın adaletini ve cömertliğini yansıtır. Peki biz insanlar, bu adaleti ve cömertliği kendi hayatımıza ne kadar yansıtıyoruz?

Paylaşım Konusundaki Sınavımız
Paylaşmak, insan olmanın
en temel özelliklerinden biridir. Ancak günümüzde bireysel hırslarımız, bencilliğimiz ve açgözlülüğümüz, paylaşmayı ikinci plana itiyor. Bunun sebeplerini ve sonuçlarını birkaç başlıkta inceleyebiliriz:

1. Nimetlere Şükretmek ve Şükürsüzlük
Şükretmek: Allah’ın verdiği nimetlere şükretmek, paylaşımın ilk adımıdır. Şükreden bir insan, sahip olduklarını başkalarıyla paylaşmakta daha isteklidir.
Şükürsüzlük: Sahip olduklarımızı yeterli görmeyip daha fazlasını istemek, şükürsüzlüğün ve bencilliğin temelidir. Bu tutum, bizi paylaşmaktan uzaklaştırır.

2. Paylaşımda Cimrilik ve Açgözlülük
Cimrilik: Sahip olduklarımızı kaybetmekten korktuğumuzda, paylaşmaktan kaçınırız. Oysa Allah, paylaştıkça rızkımızı artıracağını vaat eder.
Açgözlülük: Daha fazlasını istemek, elimizdeki nimetleri paylaşma isteğimizi azaltır. Açgözlülük, paylaşımın önündeki en büyük engeldir.

3. Sosyal Adalet ve Sorumluluk
Allah’ın nimetleri eşit bir şekilde sunduğu dünyada, insanların bu nimetleri adaletsizce paylaşması toplumsal dengesizliklere yol açar:
Zengin-Fakir Uçurumu: Toplumun bir kesimi aşırı zenginleşirken, diğer kesimi temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanır. Bu durum, Allah’ın adaletine ters düşer.
Yardımlaşma Eksikliği: Toplumsal dayanışma zayıfladığında, bireyler yalnızlaşır ve hayat daha zor hale gelir.

Paylaşmanın Önemi
Allah’ın sunduğu nimetlerin gerçek değeri, onları başkalarıyla paylaştığımızda ortaya çıkar. Çünkü paylaşmak:
Rızkı Bereketlendirir: Paylaştıkça Allah’ın rızası kazanılır ve elimizdeki nimetler artar.
İnsanları Yakınlaştırır: Paylaşmak, insanlar arasında sevgi ve güven bağlarını güçlendirir.
Vicdanı Rahatlatır: Sahip olduklarını başkalarıyla paylaşan bir insan, manevi olarak huzurlu olur.

Neden Daha Fazla Paylaşamıyoruz?
Paylaşımın önündeki en büyük engeller, insanın kendi iç dünyasından kaynaklanır:
Bencillik: Her şeyi sadece kendimiz için istemek, paylaşma isteğimizi yok eder.
Korku: “Elimdekini kaybedersem ne olur?” korkusu, bizi cimriliğe iter.
Rekabet: İnsanlar, birbirlerini desteklemek yerine yarışmayı tercih ediyor. Bu da paylaşımı azaltıyor.

Paylaşmak İçin Neler Yapabiliriz?
1. Şükretmeyi Hatırlayın: Allah’ın bize verdiği nimetleri fark etmek, paylaşma isteğimizi artırır.
2. Elimizdekini Görün: Sahip olduğumuz şeylerin değerini bilmek, onları başkalarıyla paylaşmayı kolaylaştırır.
3. İhtiyaç Sahibine Yardım Edin: Etrafınızdaki insanların ihtiyaçlarını fark edin ve elinizden geldiğince destek olun.
4. Maddi ve Manevi Paylaşım: Paylaşmak sadece maddi şeylerle sınırlı değildir. Sevgi, şefkat ve zamanınızı da paylaşabilirsiniz.

Sonuç: Paylaşarak Allah’ın Rızasını Kazanmak
Allah, bize nimetlerini bolca sunarken, bu nimetlerin bir sınav olduğunu da hatırlatır. Sahip olduklarımızı paylaşmak, hem Allah’ın rızasını kazanmanın hem de toplumda denge ve huzuru sağlamanın bir yoludur.

Unutmayalım:
Güneş ve yağmur ayrım yapmaz; bizim de yapmamamız gerekir.
Paylaştıkça büyür, cimrilikle küçülürüz.
Allah, paylaşmayı seven kullarını ödüllendirir.
Bugün bir şeyleri paylaşmayı deneyin: bir tebessüm, bir lokma ekmek, bir yardım eli. Allah’ın nimetlerini daha iyi anladığınız ve şükrettiğiniz bir gün olsun.

Reklamlar