Bir grup vatandaş, Sofya’da barışçıl gösteri yaparak, hükümetin asıl adı “Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi” olan İstanbul Sözleşmesi’nin Meclis tarafından onaylanmasına yönelik çalışmaları tamamlamasını ısrar ettiler.

Meclis binası önüne toplanan göstericiler, “İstanbul Sözleşmesini Şimdi Onaylayın!”, “Aşk Acı Vermez”, “Gerçek Erkekler Dövmezler”, “Şiddeti Gizleme-Ona Karşı Çık” yazılı pankartlar kaldırdılar.

Göstericilerden Velina Todorova, benzeri düzenlemeler yapılması için yıllardır uğraştıklarını kaydetti. Todorova, “İstanbul Sözleşmesi, devleti sözleşme hükümlerini yürürlüğe sokmasına ve uygulamasına zorlayacak, aslında bununla ilgili kanunlarımız var, fakat gerçek şu ki, onlara uyulmuyor. Mahkemeler kanunlardan bihaber. Aile İçi Şiddetten Korunma Kanunu gerektiği gibi uygulanmıyor. Mahkeme, taraflarca sunulan gerçekleri nasıl değerlendireceğini bilmiyor. Kötüye kullanmalara, yanlış yorumlamalara gidiliyor. Herkesin toplum tarafından eşit olarak tanınmasını, cinsiyete dayalı şiddetin olmamasını istiyoruz. Hepimiz eşitiz ve herkes bu toplumun gelişmesine katkıda bulunabiliriz ”diye konuştu.

Bu sözleşmenin sadece kadınları koruduğu iddialarının kötüye kullanıldığını söyleyen Jivka Marinova, “Gerçekten onun adından kadınlara karşı şiddetle mücadele anlaşılıyor, ancak bu sözleşme her iki cinse karşı yapılan şiddetle mücadele etmektedir. Çünkü kadınlar gibi, erkekler de şiddet mağduru haline gelebilirler ve bu sözleşme herkesin lehinedir. Bu yüzden üçüncü cinsiyet kavramı getirileceğine dair spekülasyonlar, bazı basit tanımlarla tanışmamış olan ve tamamen habersiz olan kişiler tarafından yapılıyor” diye yorumda bulundu.

Velina Todorova, şöyle devam etti: “Aile içi şiddet mağduru kadınların korunmasını düzenleyen mevzuata saygı gösterilmemektedir, çünkü önce bilinmemektedir. Uygulanması için iyi bir mekanizma bulunmamaktadır. Önlemler yeterli değil ve kadınlara yönelik şiddet biçimleri yeterli derecede kriminalize edilmemiştir. Sivil davalar ve ceza davaları mağdura hizmet etmek için uygun değil. Bir mağdurun yargılama sürecinde mahkemeye gitmesiyle onun haysiyetinin korunacağına dair yeterli garanti bulunmamaktadır”.

Todorova’nin ifadelerine göre yasa koyucularımızın çoktandır Bulgaristan’da düzenlemesini yapması gerektiği çok şey var. Todorova, “Dolayısıyla bu konuda hükümeti sonuna kadar destekliyoruz ve milletvekillerin bu sözleşmeyi onaylamak için cesaret ve güce sahip olmasını dileriz. Üçüncü cinsiyet, eşcinsel evlilikler başka bir konudur. Onun üzerinde de tartışacağız, ancak bu sözleşmenin üçüncü cinsiyetle bir ilgisi yok” diye kaydetti.

 

Kırcaali Haber