Tarih: 19 Nisan 2019
Yazan: Nedim AKIN
Konu: Öfke özgürlüğünden kaynaklanan illetler.
Sofya uluslararası uçak alanına inen yabancı uçaklardan 3-5 kişilik gruplar halinde faşist olduklarına her hareketleriyle işaret veren gençler iniyor. Onları karşılayan siyah gözlüklüler pahalı siyah arabalardan iniyor ve sonra beraber Vitoş Dağ belindeki butik otellere yöneliyorlar.
Alman Nazi ve Faşizminin atası, insanlık tarihinin en büyük katili Adolf Hitlerin 20 Nisan’da kutlanacak olan 121. Yıldönümüne katılmak üzere toplanıyorlar.
İkinci Dünya Savaşından sonra Almanya’da ve Avrupa’da Hitlerin adının anılması, “Kavgam” kitabının basılması ve satılması, hakkında ileri geri konuşulması, hayatının ve davasının övülmesi kesinlikle yasaklanmış olsa da, Bulgaristan da aralarında olmak üzere, Avrupa ülkelerinde faşizmin özünü oluşturan ve insan düşmanlığı körükleyen, üstün ırk ideolojisi nefes alma fırsatı buldu.
21 Nisan 2019 tarihinde, Sofya’da Bulgar Milli Birliği örgütünün ev sahipliğinde birçok Avrupa ülkesinden gelen yeni Naziler, faşist ruhlular bir uluslararası konferans düzenleyecekler. Bu konferans öncelikle 26 Mayısta yapılacak olan 751 üyelik Avrupa Parlamentosu seçimleri hazırlıklarına adanacaktır. 5 yıl süreli Avrupa Birliği yasama organında 180 Halk Partili, 149 Sosyalist (PES), 87 liberalden başka, aşırı sağ cepheden de 66 tutucu milliyetçinin de yer alması hesapları yapılıyor. Bu arada Nazi ideolojisini savunan milletvekillerinin bir de “Yeşiller”, “Çevreciler” ve benzer hareketler kollarından da Brüksel’e toplanması hesapları artık biliniyor. Dikkat çeken bir unsur da, Bulgaristan’da Hak ve Özgürlükler Partisi ‘nin (DPS) son yıllarda büyük kentlerde ve özellikle de Sofya’da saflarına “çevreci” sürüsü Bulgarları doldurup Romen oylarıyla Brüksel meclisindeki sandalyelere adam göndermesidir. Bundan 5 yıl önce yapılan AP seçiminde aday çıkan DPS zenginlerinden ve Ahmet Doğan gözdesi D. Peevski’nin AP milletvekili adayı çıkması ve seçilince kaydını yaptırmadan çekilmesi ve yerine “çevrecilerden” İskra Mihaylova’yı göndermiş olmasıdır. Bayan Mihaylova ve Peevski bu seçimlerde de adaydır.
Bulgar Milli Birliği (BNS) 2001 yılında bir “sportif örgüt” olarak kurulmuştur. İdesel olarak Bulgaristan’da 1932-1944 yılları arasında örgütlenen Gene. Lukov ‘un faşist hareketine en yakındır. Programında ve hedefinde aşırı milliyetçilik, “yurtseverlik” ve Avrupa Birliği (AB) düşmanlığı vardır. Günümüzde – federatif Avrupa ve milletlerin Avrupası – gibi 2 kola bölünmüş olan AB’de bunlar “milletlerin milliyetçi Avrupa’sından yana olup, AB’ni içinden çökertmeyi planlıyorlar. Görülen AB’ye karşı örgütlenmiş çok uluslu yeni sağcı bir oluşumdur.
Yeni Faşist Harekete katılan ve Sofya’ya toplanan örgütler.
Fransız “Les Nationalistes” bildirdiğine göre, Sofya toplantısına ve anma törenlerine “Avrupa’nın savaşçı örgütlerinin yöneticileri” katılacaktır.
Çek, Polonya, Macaristan ve Almanya yeni-Nazi örgütlerinden temsilciler davet edilmiştir. Sofya toplantısı “Milletler Avrupa’sına doğru Birlik Olalım!” sloganıyla geçecektir. Bu örgütler Nazi ve Faşizm ideolojisinin ateşli savunucularıdır.
Kendi ülkelerinde aşırı milliyetçi hortlayan ne Nazi sembolleri taşıyan, bu aşırı milliyetçiler kendi ülkelerinde şu örgütlerde teşkilatlanmışlardır: Macaristan’da “Lejyon”, Polonya’da “Akıncılar” – (Szturmowcy), Çek Cumhuriyeti’nde “Halkçı ve Sosyal Cephe” (Narodni a sosyalni tronta). Alman aşırı sağcılarıyla Bulgar Milli Birliği (BNC) arasında uzun yıllardan beri yakın ilişki ve işbirliği var. Her yıl Şubat ayında düzenlenen, Bulgar faşist partilerinden ve günümüz iktidar ortakları sözde “Bulgaristan’ı Kurtarmak İçin Milli Cephe” (NFSB) ile İç Makedon Devrim Hareketi (VMRO) güçlerinin katıldığı “Lukov” fener alaylarına Alman Nazi gençler de aktif katılmaktadır. Aslında “Die Rechte” (sağcılar” olarak bilinen bu güç odağı, Almanya’da yabancılara saldırılarından dolayı gözetim altındadır. Birçok yerde Türklerin oturduğu daireleri kundaklayanlar bunlardır.
Bulgaristan’da kullandıkları slogan “Size burasını Filistin edeceğiz” saçmalığıdır ve son 5 yılda saldırılar şiddetlenerek tırmanmaktadır. Bu gösteri ve forumların amacı Bulgar halkını ülkede yaşayan azınlıklara karşı daha yoğun kışkırtmaktır. İlk hedeflerin Müslüman azınlık bulunuyor.
Bulgar basınında çıkan yazılarda şunları okuyoruz:
- Aşırı milliyetçileri birleştiren öfke ve insan düşmanlığıdır.
- Alman kahverengi bataklığı Bulgaristan’a sıçradı.
- Naziler, faşistler, popülistler, aşırılar Sofya’ya toplandı. Ne oluyor?
- Gelenler, geçmişin en kötü adamlarıdır.
- Gelenler Avrupa’nın yeni yalancılarıdır.
- Avrupa’ya karşı yeni aşırı sağ güç Balkanlar’da kaynak arıyor.
Sosyal medya olaya geniş yer ayırıyor:
Çıkan yorumların özeti şudur: “Bulgar halkı hayatımızda olup biten her şeyin politikalar ve politikacılar tarafından belirlendiğini artık anlamalı ve görmelidir. Üzerine basınca kırılan ya da yerinden oynayıp dönen ve ayak bileğimizi büken yol levhaların kalitesi ve nasıl dizildiğinden başlayalım. Markette satılan gıdaların kalitesi ve fiyatı, annelerimizin emekli maaşı, çocuklarımızın eğitim ve öğretimi, ara yolda giden arabamızın kaza yapmasından, yolda itilip kakılmamız, hatta bize dayak atanların cezasız kalması, evimizi soyanların yakalanıp içeri atılmaması hepsi hepsi izlenen politikanın ve politikacılarımızın işidir. Gabrovo şehrinde bir markette 3 gencin birbirine girmesi ve ardından binlerin ayaklanması, gece nümayişleri, düşmanlık sloganları ve zavallı Çingenelerin evlerini yakması, kundakçılardan ve yakanlardan hiçbir kimsenin tutuklanmaması, izlenen gerçek Nazi ve faşizm politikasıdır. Alevler artık hortlamıştır. Ve bu iğrenç olaylardan sorumlu ve suçlu olan yoksul, parasız ve işsiz Çingeneler değil, faşistler, bu devleti soyanlar, düşmanlık körükleyenlerdir.
Ve ben burada, Başbakan Yardımcısı Tomoslav Donçev’in ve eşi Svetlana Donçeva’nın tutumunu eleştiriyorum. Bayan Donçeva ırkçı ve faşist bir tutum almıştır. “Toleranstnost” (Hoşgörü) Derneği başkanı olarak, 12 500 Çingene çocuğunu okula yazdırmak, okulda kendilerine destek olmak, aç susuz kalmamaları için öğrencilere yardım etmek amacıyla AB fonlarından gelen yardım ve destek paralarından 50 milyon Avro’nun üzerine oturdu. Bir iş yapmadı. Şimdi hesap sormasınlar diye ırkçılık kundakçılığı yapması, evlerinden kovulan çocuklu ailelerin çilesine, yanan evlere vs seyirci kalması, 21. Yüzyıl Bulgaristan tarihinde yeni bir yüzkarası sayfa açmıştır.
Bayan Svetlanan bir tek 20 Nisan’da Sofya’da yapılacak Adolf Hitler kutlamalarına katılmadığı kaldı. Zaten bunların babaları 6 bin Çingeneyi etnik temizlik yaparak Hitlerin “Treoplika” ölüm kampına göndermemiş miydi?
Ne yazık ki Bulgaristan’a son 30 yılda demokrasi yerine faşizm ve ırkçılık geldi.
Başbakan Yardımcıları ırkçılığa sevdalandı.
Bunların hepsini politika dışına atmaktan başka çare kalmadı.
Bunun en kısa yolu yaklaşan seçimlerdir.
Tanımadığımız bilmediğimiz kimseye oy vermeyelim kardeşler.
Avrupa meclisine ancak kendi adamlarımızı gönderelim.
Oyumuzu gerçek demokratlara verelim.
Okuduğunuz için teşekkürler.
Lütfen paylaşınız.
Bulgar faşistlerinin son Sofya fener alayı