Mustafa KAHRAMAN

Konu:  Cumhurbaşkanı seçimlerini kimin kazanacağını öngörmek imkânsız oldu.

Sofya hükümetinin 28 Eylül günü Birleşmiş Milletler Genel Sekreter adayı İrina Bokovo’u değiştirmesi ve yerine Avrupa Birliği komiseri Kristalina Georgieva’yı görevlendirmesi kamuoyunda ciddi buhran yarattı. Ana muhalefet partisi BSP Genel Başkanı Kurneliye Ninova ile mecliste temsil edilen ABV partisi temsilcileri, Diş İşleri Bakanı Daniel Mitov’un istifa etmesini ve Başbakan Borisov’un bu kararla bilgi meclise bilgi vermesini istediler. Resmi beyanlarda BSP meclis grubunun “Bulgaristan’ın uluslar arası saygınlığının düşürüldüğü” gerekçesiyle gensoru hazırlıyor.

Olayın BMT Genel Sekreter seçimlerinin son tutuna girerken meydana gelmesi uluslar arası kamuoyunun da dikkatini çekti. Bu arada, hükümet kararına rağmen, dünya teşkilatı başkanlığı yarışına Bulgar hükümeti adayı olarak değil, bir kişi olarak devam etmek istemeyen Bokova şimdiye kadar ÜNESKO Genel Başkanı görevindeydi. Babası Bulgaristan Komünist Partisi MK üyesi, komünist meclis başkanı olması ve kendisinin de eski rejimin gizli servisi “DS” ağına bağlı biri olması ülkenin demokratik kamuoyunda ciddi tepki yaratmıştı. Bulgar toplumunun komünist rejim kadrolarından arınmasında direnen çevreler, dünya teşkilatına gerçekleri açıklayan bilgi ve mektuplarla geniş bir kampanya başlatmış ve Bokova’nın yarışma sıralamasındaki yeri üçüncüden altıncı yere gerilemiştir. Gelecek ay yapılacak bir sonraki oylamada BMT Güvenlik konseyi üyelerinden birinin Bulgar aday için olumsuz anlamına gelen bir renkli oy kullanması sorucu Bokova’nın yarışmadan kayıtsız şartsız çekilmesi gerekiyor.

Bulgar basını 6 aydan beri devam eden Genel Sekreterlik oylamasının son 100 metresinde yeni aday olarak Bulgar devletinin adayı olarak piste çıkmasına olumlu bakmadı ve “dünya örgütünün başına geçme şansının çok az olduğunu” yazdı. Siyasi yorumlarda, “ortam çok kızıştı, “ölüm kalım savaşı başladı” gibi değimler belirdi. Bulgar hükümetinin Bokoya’yı dış başkılar altında aday gösterdiği, bunu yaparken çok alçaldığı ve Georgieva’yı aday göstermekle düşürüldüğü tuzaktan artık kurtuldu görüşü ağırlık kazandı.

Olay şöyledir: Son 2 yılda, ÜNESKO Genel Sekreteri olarak 120 ülkeyi ziyaret eden Bayan Bokova, dünya teşkilatı adaylığı için saygınlık toplamıştı. Yeni görev süresi sıralamasına göre, BMT Genel Sekreteri’nin bu defa Doğu ve Güney Doğu Avrupa devletinin birinden seçilmesi öngörüldüğünden ve hem ÜNESKO hem de BMT birinci yöneticisinin küçük Bulgaristan’dan olmasını kimsenin kabul etmeyeceğinden dolağı, Bokova bir daldan öteki daha atlamayı denedi. Onun adaylı önce BSP-DPS ve “Ataka” ortaklığınyla işbaşına gelen Plamen Oreşarski hükümetince desteklendi. Bu hükümet 6 Ağustos 2014’te düştüğünde ve yerine Bulgaristan’ın Avrupa Gelişimi İçin Vatandaşları – GERB hükümeti kurulduğunda, Sosyal İşler ve Emek bakanı olan Kalfin Bulgaristan’ın yeni Alternatifi – ABV partisinden atanmıştı. Moskova’ya sıkı bağlılığıyla bilinen eski Cumhurbaşkanı Georgi Pırvanov ve ABV partisi başkanı Georgi Parvanov, “Bokova’nın BMT Genel Sekreter adaylığını desteklemediği takdirde, bakanını hükümetten çekeceğini” sert bir tonla bildirdi. Ve işte o zaman baş göstermeyen hükümet bunalımı şimdi patladı.

Olayın iç yüzü şöyledir ki, Bokova savunduğu siyaset çizgisiyle, 21. yüzyılda Avrupa’da bir devletin diğer bir devlerin topraklarını ilhak etmesinin haklı olduğunu savunulduğu gibi Avrupa Birliğinin Rusya’ya karşı ekonomik yaptırımlarından vazgeçmesinde ısrar ettiği de biliniyor.

Bazı başka gerçeklerin de dikkate alınmak istenmediği gözlendi.

Bir defa, İrina Bokova Birleşmiş Millerler Güvenlik Konseyi daimi üyelerinden hiç birinin desteğini alamadı.,

İki, Birleşik Amerika ile İngiltere, kendisini “Putin’in adayı” olarak tanıtmaktan bile vaz geçmeyen, Bulgar eski komünist nomaklatür tabakanın en seçkinlerinin soyundan gelen bir adaya oy vermeyeceklerini defalarca en açık bir şekilde açıkladılar.

Bulgaristan’da bu konu tartışma konusu olsa da, anti-Bulgar değerlendirmeler şeklinde kabul ediliyordu.

Şimdi artık Bulgaristan’ın BMT Genel Sekreter adayı Kristelina Georgieva’dır.

Doğruyu söylemek gerekirse Bulgar kamuoyu hele Bulgaristan Müslüman Türkleri kendisini tanımaz. Hayatının bilinçli bölümü, dünya örgütlerinde Bulgaristan temsilcisi olarak geçtiğinden  ve halen Avrupa Birliği’nde Jan-Klod Yunker’in mali sorunlar komiseri olduğundan ötürü Bulgaristan kamuoyuna da yabancıdır. Şu günlerde Bayan Georgieva, yıllık iznini kullanarak BMT Genel Sekreteri yarışının son 100 metresine katılacaktır. Kuşkusuz, bu konuda zorunlu olan ön diplomatik işlerin yapılması gerekir ki, bunların başında da Birleşik, Amerika, İngiltere, Rusya, Çin ve Fransa arasında uyum sağlamak başta gelir. Bu uyum ve anlaşma sağlanmadan bir AB komiseri ve Sofya hükümet adayının dünya teşkilatı zirvesine çıkabilmesi çok zor olur.

Bu konuda çok cidi bir iç ve uluslar arası iletişim araçları kapışması da yaşanıyor. 3’ten 6. yere kayan Bokova’nın yarışı kazanma şansının en büyük olduğu görüşlerini savunanlar bile var. Olay  söz dolu bir kazan gibi Bulgaristan’da kaynasa da BMT Genel Sekreteri seçimi Sofya’da yapılmayacaktır.

Oyayı yakından izleyen Rus basınında, “Bokova’nın başarısızlığı Sofya’da hükümet bunalımına neden oldu” diye yazdı.  “Ruskaya gazeta”  “Georgieva’nın aday gösterilmesi Bulgaristan’a karşı çok şiddetli bir lekeleme kampanyasına kapı açıyor” ekinde bulundu.

Bu arada, aday değiştirmeye dış baskı olmadığını söyleyen Dış İşleri Bakanı D. Mitov, 6 Kasım 2016’da yapılacak Cumhurbaşkanı seçimleri arıfesinde ülkede gerginlik kışkırtıldığına işaret etti.

İkonomika Dnes” gazetesinde olayı yorumlayan Ekaterine Şumitskaya ise, “Bokova BMT Genel Sekreteri olamayacak. Yine Putin mi suçlu!” başlığını attı.

Birleşmiş Milletlerde o beklenen önemli oylama 4 Ekim’de yapılacak. BMT tarihinde ilk defa aynı ülkeden iki aday seçime katılacak. İlgiyle bekliyoruz.

Olayı Cumhurbaşkanlığı seçimleri açısından değerlendirdiğimizde, kulislerin seçmeni 30-40 aday arasında parçalama taktiği uygulanıyor ve şimdiden kimin ikinci tura kalacağını öngörebilmek bile güç oldu. En sonunda bu işi yine Türk Müslüman seçmen oyları çözeceğine inananlar giderek artıyor. Hadi hayırlısı.

Reklamlar