Musa VATANSEVER

Hayat, insanın her nefesinde büyüyen, her anında şekillenen bir yolculuk. Bu yolculukta, verdiğiniz her şey size dönüyor; bazen beklediğinizden daha fazlasıyla, bazen hiç ummadığınız bir anda. Bugün bu yolculuğun yeni bir durağındayım: 60. ilkbaharımda.

Bir düşünün, hayata ne veriyoruz? Söylediğimiz bir söz, yazdığımız bir cümle, içten bir gülümseme ya da sıcak bir kucaklayış… Bunlar belki bir an için küçük, ama bıraktığı izler ömür boyu sürebilir. Eğer birilerinin yüreğine dokunabildiysem, hayatlarına bir an bile olsa sıcaklık katabildiysem, ne mutlu bana. İnsanların “İyi ki varsın” dediğini duymak, sevildiğini hissetmek, bir ömrün en büyük hediyesi değil midir?

Hayat bir ayna derler; ne verirseniz, onu size geri yansıtır. Gülümseyen bir yürek, gülümsemelerle dolar. Şükreden bir ruh, her şeyde güzelliği görür. Yıllar geçtikçe anladım ki, yaşam ne kadar karmaşık görünürse görünsün, özü oldukça basit: Sevgiyle dokunmak, güzellikler katmak ve her anı dolu dolu yaşamak.

Bugün 60. ilkbaharımı karşılarken, geriye dönüp baktığımda bir dolu anı görüyorum. Hatalar yaptım, dersler aldım, sevdim, sevildim ve her şeyden önemlisi, bu dünyada bir iz bırakmaya çalıştım. O iz, belki de paylaştığım bir kahkahada, yazdığım bir yazıda ya da samimiyetle uzattığım bir elde saklıdır. Ama biliyorum ki, hayat beni hep kucakladı, çünkü ben de ona kucak açtım.

Bu yaş, yeni bir dönemin başlangıcı. Her ilkbahar bir yenilenmeyi simgeler; tıpkı doğanın kendini baştan yaratması gibi, ben de bu dönemde hayata dair yeni şeyler öğrenmeye, daha çok sevmeye, daha derin nefes almaya niyet ediyorum. Çünkü yaş, sadece bir sayı; asıl mesele, ruhunuzu hep taze tutabilmek.

Bu yolculukta bana sevildiğimi hissettiren, değerli olduğumu söyleyen tüm gönül dostlarıma minnettarım. Hepinizin yüreğinde bir ışık yaktığıma inanıyorum ve sizler de benim yüreğimde bir güneş gibi parlıyorsunuz.

Hoş geldin 60. ilkbaharım! Daha nice güneşli günlere, sevgi dolu anılara ve paylaşımlara… Hayat, bize tüm cömertliğiyle geri dönsün diye!

Reklamlar