Ulusal Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Simeon Karakolev, Bulgaristan Ulusal Radyosu BNR’ye verdiği demeçte, yetiştiriciliği için sübvansiyon alınan sanal koyun ve keçi sayısı 120 binden az değildir, ancak gerçekte çiftliklerde bu kadar hayvan yok. Daha bu yaz Ulusal Koyun Keçi Yetiştiriciliği Birliği, bu şekilde devletin yılda yaklaşık 20 milyon levadan fazla zarara uğratıldığını hesapladı” dedi.
Ulusal Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği’nden, belgelerde beyan edilen hayvanlar ile gerçek sayıları arasında bir tutarsızlık olduğunu fark etti, çünkü belediyeler, kayıt defterinde görünen hayvanları, yerinde incelemeler yapmadan sayısını yazmakla yetiniyor.
Kısa zaman önce yine BNR aracılığıyla hayvan yetiştiricileri, yalnızca Bulgaristan Gıda Güvenliği Ajansı sistemlerinde görünen, ancak gerçekte olmayan “hayali” hayvanlarla ilgili buna benzer bir problem hakkında uyarıda bulundular. Yani burada “sanal” hayvanların otladığı meralar için alınan sübvansiyonlar söz konusu.
“En iyi meralarımızı dişardan gelenlere teslim ediyoruz. İşte bundan dolayı bizim çiftçi olarak bir önerimiz var- baskı altında veya belirli bir menfaat için yasayı keyfi bir şekilde yorumlayan görevlilere cezalar uygulansın” diye konuşan Simeon Karakolev şöyle devam etti:
“Şu anda yasanın hiçbir yerinde buna uymayan bir görevli için cezalar öngörülmüyor. Anlaşılan, belediyelerde ve bazı “Zemedeliye”Tarım bölge müdürlüklerindeki birçok görevli bunu öngörülen şekilde uygulamıyor. Yani, hiçbir yerde tamamlanmımış veya gerçeklememiş faaliyetler için bir ceza yoktur ve buna göre eylemsizlik için de ceza öngörülmüyor.Bunun birçok yerde meydana geldiği de bir gerçek.”
Ulusal Koyun Keçi Yetiştiriciliği Birliği üyeleri, kişisel sorumluluk önerileri ile yerel düzeyde öz denetimi artırma talebinde bulunurken ihlaller, hem çiftçiler, hem de yetkililer tarafından denetlenecek.
Simeon Karakolev’e göre, yerleşimin yerinin bağlı olduğu belediye başkanının bile belediye topraklarında hangi çiftliklerinin bulunduğu ve hangi hayvanların yetiştirildiğini dahir bilgisi yok.
“Tarım Bakanlığı’nın siyasi yönetiminin şeffaflık ve tanıtım arzusuna çok güveniyoruz. Parlamentodaki tüm partilerin temsilcileri, böyle bir değişikliğin önemi ve gerekliliği konusunda hemfikir, çünkü şu anda bu yasadan etkilenen insanlar tüm siyasi partilerin sempatizanıdır”.
İlkbaharda yapılacak parlamento seçimleri çiftçilerin talepleri lehine bir şans olabilir. Gerçek şu ki, Kasım ayı sonunda Tarım Bakanlığı yapılan önerileri koordine edecek ve daha sonra bu teklfiler, daimi parlamento komisyonlarının gündeminde yer alacak.
Çeviri: Şevkiye Çakır
BNR