Tarih: 23 10 2019
Yazan: Şakir ASLANTAŞ
Konu: 137 Gizli Polis Ajan-Muhbir
Muhtar ve Belediye Başkanı Olmak İstiyor.
Seçim yaklaştıkça hayatın sihirli gücü her gün bir taşı kaldırıyor ve altındaki haşaratı seçmene göstermeye çalışıyor. Dün kaldırılan yosunlu taşın altından 137 irili ufaklı köstebek çıktı. Aday listelerinde yer almayı başardılar.
Eski ihbarcılardan günahları yıllanmış olan Ahmet Doğan’ın elini öperek onayını alanlardan 42 Türk adayın gizli polisin yeni ajanı olduğu gün ışığına çıktı.
Hak ve Özgürlük Partisi (DPS) “polis ajan-muhbir partisi” diyenlere şaşmamak gerek. Bu yeni yıldızlılardan bazıları DPS’den çıkıp şapka değiştirip girdikleri partilere ve koalisyonlara da taşımışlar muhbirliklerini…
Şahsen ben bu yayılmaya ve yeni yuvalanmaya şaşmıyorum ve olayı şöyle anlıyorum.
Bulgarlar 140 yıldan beri toplumu ve özellikle etnik ve kültürel azınlıkları ikiyüzlüler aracılığıyla yönetiyorlar.
Tek etnikli, tek milletli, tek dilli, tek kültürlü (tek milletli demiyorum, çünkü Bulgar milleti henüz ham), 2050 yılına kadar yaşayanlar olarak eriyip bitmezsek, “tek milletli” devlet kurma çabasına devam eder, demek istiyorum. Bu örnek memleketimizde hiçbir sorunun Bulgaristan Türkleri dışında çözülemeyeceğine kanıttır.
Şöyle bir özellik de belirdi. İnsanımız sanki kendini kullandırmaktan zevk ve haz alıyor.
Kaşınmadan olamıyor. Türk kimliği doğasında olmayan – gününü gün etmekten – memnun gibi! Totalitarizm dönemin sonunda (Mart 1985’te İç İşleri Bakanı açıkladı) Bulgar devletinin emrinde 3 016 Türk asıllı gizli polis ajan-muhbiri vardı. Gizli polis ajanlığından emekli olan yoktur. Gizli polis ajanı olduğundan tutuklanmayan Türk aydını yoktur. Türklere uygulanan zulme destek veren bu kişiler totaliter devlet terörüne yani soykırıma, kültür kırıma, zorunlu göçe hizmet etmişlerdir. Aralarından ödüllendirilenler de oldu…
“Demokrasi” yıllarında yeni adı DANS olan gizli polis kuruldu ve boş durmadı. Komünist dönem gizli polisi “DS” ajanlarının dosyalarını açıkladı ve sokağa attı. Bu olayın anlamı bu adamlar “işe yaramazdan” başka bir şey değildir.
Fakat namuslu, ahlaklı, âlicenap, arkadaşlığın değerini bilen, gözü pek, ailesine, evlatlarına, köyüne her koşulda kanat açan ve arka olan, sır saklamada usta, işinin ehli, her konuda dik duran vb önemli niteliklerle çok değerli, her ortamda geçerli vasıf ve karakteristik özelliklere sahip Türkler yeni dönemde de rahata bırakılmıyor.
Yeni istihbarat ağındaki (DANS) Türkleri Milli Seçim Komisyonu açıkladı.
22 DPS-li dışında, DOST, Kasım Dal’ın HŞÖP, GERB ve BSP de bacağı ve ruhu köstebekliğe-muhbirliğe sevdalı 42 Türkün Pazar gün yapılacak seçimlerde muhtar, belediye başkanı ve belediye meclis üyesi adayı olmak istediğini ve seçmenden oy istemeye devam ettiğini ortaya koydu.
Eğer DANS (Milli Güvenlik Devlet Ajansı) olarak, özellikle Türklere, Müslümanlara ve tüm öteki azınlıklara karşı çalışan ve 1984-1989 yılları arasında Türk Kimliğimize planlı bilinçli ve örgütlü saldırıların başını çeken gizli polis örgütü “DS” den farklı bir yapılanma oluşturduysa ne güzel.
Vatanına hizmet etmeyi kim istemez. Üstelik ülkemizde muhbirlikten yargılanan da olmadı. Gerçekten bu işler, ayrım yapmadan, objektif hareket ederek ve hukukun üstünlüğü ile insan haklarına, kişisel ve kolektif haklara saygılı ve vatandaşa eşit mesafeli olmaya dayansa, canını ver, böyle bir örgüte hizmet sunmak vatan borcu ve şereftir.
Bu durumda DANS’ın anti faşist, ırkçılık ve aşırı milliyetçilik mücadelesi verenler arasında yer alması, ötekileştirme ve ayrım yapanlara karşı tavır takınması gerekir. Rüşvet, kaçakçılık, dolandırıcılık, pasaport satan, kimlik satan, vatandaşlık satanları hemen tutuklaması gerekir ve gerçek bu olsa adalet bayrağı yükseltenlere saygı duyulur. Amma nerede. Seçime 2 gün kala, “Demokratik Bulgaristan” koalisyonu, seçim kampanyasına 1 gün ara verdi. Bugüne kadar halkın iradesine saygı göstermeyen, hukuku üstünlüğünü uygulamayan, adalet anlayışı sakat olan Başsavcı adayı İvan Geşev’in adaylığına Cumhurbaşkanı R. Radev’in “veto” uygulaması için gösteriler yapıyor.
Bu konuda çok önemli olduğunu düşündüğüm farklı bir inceliğe işaret etmek istiyorum.
Ajan “Sokol” (Sergey), (Demir) vb isimlerle ünlenen Ahmet Doğan için yazılan ve ajan dosyaları kaynaklı kitabında yer alan çok büyük ve bizim bilmemiz gereken bir ince ama çok önemli bir nüans var. 1974 yılında köydeşim Ahmet askerdi. Her Türk genci gibi o da inşaat eriydi.
Varna İç İşleri Amirliği “DS” subaylarından biri onunla bağlantı kurdu.
Aralarında güven, işbirliği ve yardımlaşma aktı imzalandı. Görev yaptığı kışlada bir gece genç asker “DS” ajanı hain-Ahmet, aynı kışladan Bulgar Subayların ve bazı sivil ustaların karanlıkta kamyon doldurduğunu, inşaattan ve devletin deposundan malzeme çaldığını gördü. Kışlada hırsızlık olayına tanık oldu. “Hırsız hırsıza yoldaştır” atasözümüzü hatırladı ve “yılana dokunmasam iyi olu” dedi kendi kendine. Ama o yüksek şuurlu ve “DS” ajanı bir asker olduğundan dolayı tarafsız ve sesiz kalamazdı. Ses çıkaramadan saklandı. Gizli polis ajanı olarak gördüklerini yazdı. Çalınan malzemeleri listeledi. Hırsızlar Bulgar subay ve sivillerin utanç veren işlerinin birer birer anlattı. Yazdıkları onun ilk ihbarıydı. Kendinden kıvanç duydu. Devletine yardım edecekti. Hırsızlar tutuklanacak ve yargılanacaktı. İlk sinyali ile devleti uyarıyordu …
Bu ilk ihbarında, bugünkü yazılarımda kendisine defalarca “hain”, “baş hain”, “kaşarlı hain” dediğim köydeşim Ahmet Doğan, 1974’te asker ocağında şerefli davranmıştı. Öyle de, olayın bir de devamına bakalım.
Varnalı “DS” subayı Yüzbaşı “……” (ajan) asker Ahmet ile görüşmeye gelir. Ödevi ajandan öğrendiklerini devlete bildirmektir.
Fakat “DS” subayı ajan asker Ahmet’in yazdığı ihbarı (sinyali) almamıştır. Ajan Ahmet’in “sevgilisine mektup yazar gibi” gece gece yazdıklarını yırtıp çantasına koymuştur. Bu evraklar (sinyal) ajanın dosyasında yoktur. Sebebi mi?
Sebep hırsızların Bulgar olmasıdır.
“DS” subayı, ajan Ahmet’i yöneten subay olarak, görüş açıklarken “Biz Türklerden Bulgarlara karşı sinyal ve ihbar toplamıyoruz, alamam!” demiştir. Bu sözler “Ahmet Doğan” dosyasına ve bu gizli görüşme ve işler dosyalarına girmiş ve kitaplara konu olmuştur. BULGARİSTAN’DA BULGARLAR VE AZINLIKLAR – TÜKLER, POMAKLAR, ROMANLAR ARASINDAKİ KIRMIZI ÇİZGİ BUDUR. DEVLER BULGAR IRKINI AZINLIKLARA KARŞI KORUMAYA, HİMAYESİNE ALMIŞTIR. BU 1878’DEN BERİ BÖYLEDİR. BU DURUM BUGÜN DE DEĞİŞMEMİŞTİR. AZINLIKTAN BİRİNİN BİR HIRSIZ, DOLANDIRICI BULGARI İHBAR ETMEYE HAKKI YOKTUR. Adaletsizliği bir adı da insan ve topluluk kayırmaktır.
Milli vicdanın delindiği, Türk kimliğinin, namus ipinin koptuğu yer kayırılan, ayrıcalıklı olanlar ırkı oluşturulmasıdır. Bulgar sosyalizm ve totalitarizminin ana rengi budur.
Adalet ipinin koptuğu, adalet kaleminin kırıldığı ve ihanetin üstünlük sağladığı yer burasıdır. Bulgarlar için başka, Türkler, Pomaklar, Ulahlar, Tatarlar ve Romenler için başka bir dünya tablosu böyle çizilmiştir. Kayırılan sınıf, gruplar olduğu yerde adalet, eşit insan hakkı vatandaş toplumu olamaz. Demek oluyor ki “DS” bir Bulgaristan milli istihbarat örgütü olarak, Bulgarlar lehinde dava açamaz ama azınlıklar aleyhinde açabilir. Bu gizli örgütün bir gözü kördür ve dananın kuyruğu bu noktada kopmuştur. Bulgarların dalaverelerine, hırsızlıklarına, rüşvetçiliğine çadır açılmıştır.
Özelleştirmeden 29 milyar böyle çalındı. KTB – bankasından 7,2 milyar leva böyle çalındı. İv. Kostov zamanında 15 banka böyle boşaltıldı.
Çocuklarımız bu nedenle cahil kaldı, % 48’in okuduğunu anlayamıyor. Gençler memleketi bu nedenle terk ediyor. Bu nedenle, 2050’den başlayarak Sofya devleti emeklilere emekli maaşlarını ödeyemez duruma gelecek. Sebebi hep aynıdır – ajanlıkla başlayan adaletsizlik, insan kayırma ve dolandırıcılık ve dalavereciliktir. Demokrasi, adalet ve sivil toplum kurulamamasıdır.
Biz Türklere modern dünya kölesi gibi bakmalarının nedeni de budur. Türkleri de Türklere, diğer azınlıklara ve kendi özlerine karşı hep kullandılar. Toplum dağıtıldı, parçalandı ve aralarında güvensizlik oluşturarak dağıtıldı. Bu gerçeğin adaletle ilişkisi olamazdı, olması da mümkün değildi.
Ve 1984-1989 yılları arasında görüldüğü üzere, Türk ajanların ödevi kendilerine ve Bulgaristan Türk azınlığına mezar kazmaktı. Hepimiz, elimizde kazma kürek, mezarcıydık. Türk kimliğimizin mezarını kazdırdılar bize. Geleceğimizi kendi ellerimizle gömmeye zorlandık.
1985 Martında devlet terörüyle isim değiştirme işi tamamlandıktan sonra mezar kazanları ihbar edenlerin sayılarının 3 016 olduğu açıklandığında, hiç istisnasız hepimiz devletin ırkçı politikasına alet edildiğimizi anlamalıydık. Oyuna getirildiğimizi, kurban düştüğümüzü, zavallı durumumuzu fark edip anlamalıydık.
2019 yerel seçimlerde dört gizli polis ajanından birinin Türk olması, bu tuzağın içinde bocalamadan zevk aldığımızı, halkımızı ihbar etmekle uyuz kaşıdığımızı, gön suratlı olmayı kendimize yakıştırdığımızı vs vs bir daha kanıtladı.
Bu kişilere oy verenlerin de “uyuklayan dalkavuklar” olduğunu bir daha kanıtlayacaktır…
Ajanların ve ailelerinin hepsinin isimleri değiştirildi.
Oyuna getirildiklerini fark edenler memleketten kovuldular. Türklükten, Müslümanlıktan ve Türkiye sevgisinden silkinenler sürünmeye devam ettiler. Olağanüstü ağır ekonomik ve sosyal bunalım şartlarında DANS’a güvenip bel bağlayıp yerel idarede ekmek parasına uzananların sudan çıkarılıp birer birer asfalta serildi. Herkese ders oldu. Bugün artık en iyi niyetle Bulgar devletine gizlice yardım ettiğini düşünenlere inanan kalmadı. Çünkü her defasında polisle süren gizli ilişki halkımızın Türk kimlik-linin bilinçlenmesine, birlik kurmamıza, örgütlenmemize, geleneklerimizle yaşamamıza zarar verdi. İnsanımız kaç defa yandı? Bir düşünseniz! Hain ajan sürüsünü yönetenler, 1989’te devlet terörüyle göçe zorlandığımız günlerde milyoner oldular. Halkı aldatarak soyan, zora düşenden rüşvet alanlar sürüsü oluştu. Palazlandılar. Hiç birisi sorgulanmadı, suçlu bulunmadılar.
Bulgarlar her zaman haklı olmaya alıştılar, aralarında oluşan gizli dayanışma devletten güç alıyor, suç işlemekten çekinmiyorlar.
Aşırı milliyetçi ırkçılar Romanlarin evlerini, mahallelerini yıkma çağrılarıyla 2019’un Ekiminde seçim propagandası yapıyorlar.
Azınlıklara zulüm etmenini “kutsallığına” ve ayrıca “suçtan sayılmayacağına” inanıyorlar. Dört bir yanda hakim olan adaletsizliğe, dolandırıcılığa ve rüşvetçiliğe Rusya’nın, Amerika’nın ya da Avrupa Birliğinin arka olduğunu düşünenler artıyor.
23 Ekim tarihinde Londra sokaklarında bir Bulgar TIR kamyonunun içinde sıfırın altında 25 derecede dondurulmuş 39 sığınmacı bulundu. Tır Varna’dan çekilmiş….
Yazmaya utanıyorum. Bizde vatanımızdan kovulan sığınmacılardık. Bu çileyi bilirim. İnsanları dondurarak veya yakarak öldürmek hep aynı suç değimlidir???
Türklere ve diğer azınlıklara karşı işlenen suçlara dur diyecek ne savcılık ne de polis gücü veya yargı vardı ve bugün de yoktur. Ve seçimlere katılan ve sayıları hiç de az olmayan 137 gizli polis ajanının yerel idareye seçilip çöreklenmesi ülkemizin demokratikleşmesini önleyecek, gömecek engellerden biridir.
1990 yılının 10 Haziran seçimlerinden beri yapılan tüm yerel ve genel seçimlerde seçtiğimiz temsilcilerden yarısı hep eski ve yeni polis ajanıydı. Bu ajanlardan dörtte bir her zaman Türkler arasından seçilmişlerdi.
Bu olay memleketimizin 30 yıldan beri şaşmadan yerinde saymasına, Avrupa Birliği’nde en yoksul, fakir, çaresiz ve ezgin kalmamıza, suç işlemeye yatkın bir ruhsal duruma düşmemize, en cahil ve hastalıklı gruptan olmamıza başat ve temel neden oldu.
Polisin gizli muhbirleriyle reform yapılamayacağını, adalet kavgası verilemeyeceğini, vatandaş toplumu kurulamayacağını görmeyen kalmadı.
Ajanlar toplumu kalkındıramaz. Ajanlar adalet sağlayamayız.
Ajanlar özgürlükçü olamaz. Ajanlar haktan yana olmadıklarından ötürü ajandır ve muhtarlık ve belediye yönetemez. Bulgaristan’da muhbir olmak halkın özünü, vicdanını ve namusunu oymak anlamına gelir. Ajana selam verilmez! Bu tüm dünyada böyledir.
Biz, Ahmet Doğan’a “haindir” dedik, çünkü o halkımızın hak ve özgürlükler davasını sattı. Türk kimliğine ihanet etti.
Devlet terörü, baskı ve çile yapanlardan taraf oldu. Halkımızdan aldığı yetkileri zenginleşmek, palazlanmak için kullandı. Ruhunu Rus gizli servisi KGB’ye sattı. Düşmanlarımızın ödüllerini aldı. Hainlikleriyle düşmanlarımızın takdirini kazandı. Geleneklerimize, adalet anlayışımıza, hak ve özgürlük davamıza, milli Türklük birikimimize ihanet etti. Öz davamızı sattı. Parti ilkelerini çiğnedi, diktatör oldu. On binlerce halk aydınına, yürekli yurtsever Türk gencine zulüm edenlerin yanında yer aldı, zulmü planladılar ve ona yönettirdiler.
1989 Ekiminde BKP MK Politik Bürosunda birkaç ihbar mektubu alındı. – nasıl olduysa – Muhbirler partili kodamanlardan ve “DS” generallerinden 78 kişinin MİLYONER olduğunu haber ediyordu. Politik Büro olayı görüştü. Alınan kararda “onlar bizim adam, dokunmayın” dendi.
Soruyoruz: ADALET BUNUN NERESİNDE?
Türkleri göçe zorlayıp soyanlara ya da onların çocuklarının devletine ajanlık yapmak saygıya değer bir hareket olmadığı gibi küstahlık ve nankörlüktür. Avrupa fonlarından Türkler merhum bırakılmıştır. Ekmek teknemiz olan tütüncülük sökülüp yok edilmiştir.
Ajan olmak, dolandırıcılığıyla sevdalanmak, şeytanlaşmak, ünlü Bulgar polisine ajanlık etmek, adalet kavgasına engel olmaya heveslenmektir.
27 Ekim seçimlerinde seçilmek için göz kızartan ve yarım ağızla bir şeyler anlatan Türk adayları birer birer tanıyalım:
Muhtarlık yarışına “DS” ve Bulgar Halk Ordusu casusluk amirliklerine hizmet eden 137 kilinin listesi. 42-si Türk’tür.
Demokratik Güçler Birliği (CDC), DOST, GERB adayları arasında da Türk ajanlar var.
“Demokratik Bulgaristan” ve “Ataka” adayları arasında polis ajanı yok.
İşte bir ajan dosyası.
Ajan dosyaları 23 Ekim 2019 tarihinde açıklandı. Desebg.com.
4 422 muhtar adayının geçmişi araştırılmış ve 138 adayın gizli polis ajanı olduğu açıklandı.. 137’nin dosyası açıklandı, birisinin ise geçen hafta vefat ettiği saptandı.
En çok ajan aday barındıran partiler
1) Bulgaristan Sosyalist Partisi 23 ajanla birinci yerdedir;
2) Hak ve Özgürlükler Hareketi (DPS) 22 ajanla ikinci sıradadır.
3) GERB partisi 20 ajanla 3. yerdedir.
Karma bölgelerden oy almaya önem veren GERB partisi gizli polis ajanlarına öncelik tanımıştır.
En eski demokratik parti olan (CDC) saflarından 3 ajan açıklanmıştır.
Komünist geçmişe karşı konum alan Kasım Dal partisi ile Bulgar Halk Çiftçi Partisi adaylarından bazıları gizli polise çatlıklarını gizleyememiştir. Bazı il merkezlerinde belediye başkanı adayları polis ajanıdır. Şumen (Lübemir Hristov) ve Razgrat (Denço Boyadjiev) gibi 2 Deliorman merkezinde Belediye Başkanı koltuğuna gizli polis ajanlarının oturması olasılığı büyüktür.
BSP-li Türk gizli polis ajanı
- Şaban Ramadan Karaali: “BSP İçin Bulgaristan”, Dobriç Belediyesi Benkovski Muhtarlığı Muhtar adayı.
Hak ve Özgürlük Hareketi (HÖH–DPS) listelerinde gizli polis ajanları:
- Beyazid Şevkedov Yakubov: Politik Parti “DPS” Dılgopol Belediyesi, Polyasite köyü muhtar adayı.
- Belyo Belyov Mandrajiev: Politik Parti Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Velingrad Belediyesi, Sveta Petka köyü muhtar adayı.
- Behçet Mustafa Hacıveli: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Zavet Belediyesi, Ostrovo Muhtarlığı muhtar adayı.
- Boryana Mitkova Hızova: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Kirkovo Belediyesi, Benkovski Muhtarlığı muhtar adayı.
- Bürhan Nazmi Akif: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Alfatar Belediyesi, Çukovets Muhtarlığı muhtar adayı.
- Davud Mehmed İbryam: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Ruse Belediyesi Muhtarlığı muhtar adayı.
- Cemal Musa Şaranski: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Yakuruda Belediyesi, Çerna Mesta Muhtarlığı muhtar adayı.
- İbryam Aliev Tazimov: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Tutrakan Belediyesi, Preslavtsi Muhtarlığı muhtar adayı.
- İsmet Niyaziev Erecebov: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Omurtag Belediyesi, Obitel Muhtarlığı muhtar adayı.
- Memdu Mehmed Ali: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Silistra Belediyesi, Yordanovo Muhtarlığı muhtar adayı.
- Mehmed Ömer Ömer: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Tutrakan Belediyesi, Tzar Samuil Muhtarlığı muhtar adayı.
- Mithad Talyat Ömer: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Dulovo Belediyesi, Boil Muhtarlığı muhtar adayı.
- Mustafa Osman Hoca: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Ruen Belediyesi, Zayçar Muhtarlığı muhtar adayı.
- Nehat Niyaziev Kantarov: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Tutrakan Belediyesi Muhtarlığı muhtar adayı.
- Sabahattin Hasan Hüseyin: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Krumovgrad Belediyesi, Studen Kladenets Muhtarlığı muhtar adayı.
- Selatin Murad Selatin: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Kırcaali Belediyesi, Sokolyane Muhtarlığı muhtar adayı.
- Hasan İbrahim İbrahim: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Momçilgrad Belediyesi, Celepsko Muhtarlığı muhtar adayı.
- Hristo Rayçev Mirçev: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Cebel Belediyesi, Plazişte Muhtarlığı muhtar adayı.
- Hüseyin Mahmud Ali: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Ruen Belediyesi, Zaimçevo Muhtarlığı muhtar adayı.
- Şenol Sali Receb: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Slivo Pole Belediyesi, Stanbolovo Muhtarlığı muhtar adayı.
- Yüksel Bedri Hakı: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Dulovo Belediyesi, Kolobır Muhtarlığı muhtar adayı.
- Hüseyin Hüseyin Hüseyin: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Aytos Belediyesi,Karanovo Muhtarlığı muhtar adayı.
Hak ve Özgürlük Partisi (DPS) katılımı ile koalisyon MK “DPS (NDSV)
- İlyaz İlyazov İbişev: Hak ve Özgürlükler Partisi “DPS” Hacıdimovo Belediyesi, Blatska Muhtarlığı muhtar adayı.
GERB politik partisinde ajan Türk aday
- Ali Hüseyinov Çobaov: GERB PP Kotel Belediyesi, Yablanovo Muhtarlığı muhtar adayı.
- Gülzar Hasanova çakırova: GERB PP Opaka Belediyesi Golyamo Gradişte Muhtarlığı Muhtar adayı.
- İbazer Süleyman Ali: GERB PP Ruen Belediyesi Sokoletz Gradişte Muhtarlığı Muhtar adayı.
- Osman Hamid Cemail: GERB PP Kaolinovo Belediyesi Kliment Muhtarlığı Muhtar adayı.
- Receb Ademov Akov: GERB PP Vyatovo Belediyesi Krivnya Muhtarlığı Muhtar adayı.
- Recep Recebov Kırtılov: GERB PP Devin Belediyesi Grohotno Muhtarlığı Muhtar adayı.
- Tefik Ali Baytar: GERB PP Slivo Pole Belediyesi Golyamo Vranovo Muhtarlığı Muhtar adayı.
- Ulvi Ahmedali Üzeir: GERB PP Ardino Belediyesi Hromitza Muhtarlığı Muhtar adayı.
DOST partisinin gizli polis ajanı Türk muhtar adayı.
1. Sabri Hüseyin Daud: DOST PP Krumuvgrad Belediyesi Bagriltsi Muhtarlığı Muhtar adayı.
DOST partisi ile Bulgar Halk Çiftçi Partisi (BZNS) koalisyonu gizli polis ajanı Türk muhtar adayı.
2. Bahti Halid Selim: DOST PP ile BHÇP PP yerel koalisyonu tarafından Hitrino Belediyesi, Jivkovo Muhtarlığı muhtar adayı.Diğer Partilerin ve yerel
Koalisyonların adayları arasında gizli polis ajanı muhtar adayı:
- Ahmed İbryamov Başev: “Biz, Vatandaşlar” koalisyonu Gırmen Belediyesi Muhtarlığı muhtar adayı.
- Ahmed İbryamov Kontilev: Halkın Şeref ve Özgürlük Partisi PP Pavel Banya Belediyesi “Gabarevo” Muhtarlığı muhtar adayı.
- Bünyat Servetov Tatarov: “Halkın Tarımcı Birliği” PP Razgrad ili Rakovski Muhtarlığı muhtar adayı
- İsmail Hüseyinov Halidov: Hak ve Özgürlükler Partisi” (DPS) Vırbitsa Belediyesi Konevo Muhtarı muhtar adayı.
- Lefter Marinv Edipov: “Lefter Marinov Edipov” İnisyatif Komitesinin Blagoevgrad Belediyesi Tzerevo Muhtarlığı muhtar adayı
- Mehti Hakkıev Paçaliev: “Çiftçi Halk Birliği” PP Kubrat Belediyesi, Sevar Muhtarlığı muhtar adayı.
- Fevzi Süleymanov Mehmedaliev: Hak ve Özgürlükler Partisi” (DPS) Omurtag Belediyesi Tzerovişte Muhtarı muhtar adayı.
- Hüsmen Hüsmen Ali: “Basta” Yerel koalisyon (PP “Basta”, PP “Aleksandır Stanboliyski Çiftçi Birliği”) Sliven Belediyesi, Gradsko Muhtarlığı muhtar adayı.
Toplam 43 Türk gizli polis ajanı Muhtar olmak için aday oldu.
Seçim kapıya dayandı. Polis ajanlarını Muhtar seçmemek bizim elimizdedir. Bu ajanlar durumu değiştirmemek için görev almak istiyorlar. Onlar bugüne kadar yaptıklarının önce hesabını vermelidirler.
Okuduğunuz için teşekkürler.
Oyunuz sizin vicdanınızdır. Paylaşınız.
Başarılar dileriz.