BGSAM
Akademik Petar İvanov: Cumhurbaşkanı Adaylarından % 75’i Ruh Hastalıkları Hastanesinde Tedavi Görmelidir.
Akademik psikolog Petar İvanov.
Biz bu defa da bir gizli polis “DS” ajanını Cumhurbaşkanı seçersek, Gines Rekorlarına aday olmalıyız.
Aile her zaman çok önemlidir, General Rumen Radev gibi bir boşanmış biri Bulgaristan’ı yönetemez.
Yok olmaya yüz tutmuş Bulgaristan’da en önemli sorunlar olan, nüfus işlerinde ve etnik yapıda reform yapılması gibi konulara hiçbir kimse değinmek istemiyor.
Bulgar Bilimler ve Sanatlar Akademisi’nin (BANİ)Demografi Merkezi’nden araştırmacı akademisyen Petar İvanov’un Faktor bg ajansına verdiği demecinde şu görüşler yer almıştır: Cumhurbaşkanı seçimlerinin birinci turunu Tsaçeva-Manuşev ile Traykov Sıbev ikilileri kazanacaktır. Yapılan anketlerden anlaşıldığına göre, Merkez İstatistik Enstitüsü listelerinde yer alan seçmenlerden % 65’i seçime katılacak, % 5’i “ben kimseyi seçmiyorum” karesini işaretleyecek, bültenlerden % 2’si geçersiz kalırken, % 35’i de sandık başına gitmeyecek ve seçime katılmayacaktır.
Verilen oyların hepsi (% 100) geçerli olduğu, aşağıda % 58 katılım halinde parantez içinde herhangi bir adaya oy verenlerin oranı verilmiştir.
Tsetska Tsaçeva % 41 (% 25) ve Trayço Traykov % 14 (8) ikinci tura kalacaktır. Birinci turda alınacak sonuçlara göre bu 2 çiftin ardındaki sıralama şöyle olacak:
İvaylo Kalfin% 10 (%6); Rumen Radev %10 (%6); Tatyana Donçeva % 7 (%4); Krasimir Karakaçanov % 5 (%3); Velizar Ençev %3 (%2); Veselin Mareşki % 3 (%1); Jorj Gançev %2 (1);Dimitır Marinov –Piştovlu %2 (%1) ve diğer adaylar %3 (%1).
Akademisyen İvanov byu sonuçları şöyle yorumlarken, Cumhurbaşkanı adaylarına şu psişik portreyi çizdi.
Soru: Akademik İvanov sosyolojik ajansların verdiği rakamlarla sizin Demografi Enstitüsü verileriniz arasında çok büyük fark var. Bunu nasıl açıklıyorsunuz?
Yanıt: Bugüne kadar anket düzenleyen sosyolojik ajansların hepsinin hesapları yanlıştır. Anket yapan ajansların irileri, daha nüfuslu olanlarından her biri eski komünist kodamanların elindedir. Yayınladıkları veriler bağlı oldukları siyasi partiye hizmet sunuyor. Bu partiler Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP) ile Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) partileridir. Bulgar ajansları dış ajansların ismini kullanarak çalışıyorlar ve sorumluluk taşımıyorlar. Bunlardan birinin ismi “Cova-Haris” diğeri de “Galıp” yani “Galıp İnterneyşınıl” ajanslarıdır. Petır Stoyanov’un Georgi Parvanov’a karşı seçim tahminini hatırlayalım. Bu deva sosyolojik ajanslarından biri Tsaçeva ile Radev arasındaki farkı % 8 olarak gösteriyor. GERB ile BSP partileri arasında geçen yıl yapılan erken genel seçimdeki farkı anımsayalım. Gen. Rumen Radev’i Cumhurbaşkanı adayı olarak gösteren sosyalist partinin il merkezlerinde belediye başkanı yok. Şimdi ikisini baş başa gösterenler, seçmenlere geçen seneden beri sosyalistlere olan güvenin 4-5 defa yükseldiğini aşılamaya çalışıyorlar. Bizim (BANİ)’den verdiğimiz veriler gerçektir.
Soru: Yorumculardan bir kısmı, HÖH-DPS partisinden gelecek oylar gibi yan etkenleri hesaba katarak Gen. Rumen Radev’e şans tanıyor.
Yanıt: Hangi yorumcular? Onları sayan kim, özellikleri ve nitelikleri nedir? Seçimden önce, 3 lv. Sermaye ile sosyolojik ajanslar kuruldu. Onlar küçük devrimci partilere yüksek başarı öngörüyor. Bu ajanslarda görevli sosyolog olmadığı biliniyor. Onları resmen temsil eden kişinin Gıda teknik Okulu Mezunu olduğu biliniyor. Bu kişiler yayın yapıp kamuoyunu etkilemeye çalışıyor. Onlar kendilerine para ödeyenleri memnun edecek sonuçlar yayınlıyor. Şunu belirtmek isterim. Bulgaristan’da yapılan son 4 seçimle ilgili Demografi Enstitüsü tarafından yayınlanan sosyolojik veriler en doğrudur. Arşivleri açıp bakabilirsiniz.
Soru: Birinci turda Tsaçeva ile Radev arasındaki büyük farkın gerekçesini açıklar mısınız? Bunun nedeni nedir?
Yanıt: Tatyana Donçeva, Rumen Radev, İvaylo Kalfin ve onlardan biri olan Plamen Oreşarski’nin oylarını bir araya toplasak, farklı bir toplam elde edeceğiz ve fark o kadar büyük olmayacak. Sol cephedeki farkın ana kaynağı solun parçalanmış olmasıdır, ikinci olarak da onların görünümüdür. Çehrelerine bir baksanız iyi olur. Hiç birinin ruh hali bir Cumhurbaşkanı ruh halini andırmıyor.
Soru: Bir iktidar partisi olan GERB’in, yönetimden gelen olumsuzluğu da taşıdığını hesaba katıyorsunuz değil mi?
Yanıt: Sosyolojide olaylar hayatta olduğu gibi dinamik değildir. Onlar hep bir durgunluk içindedir ve öyle bir iki yılda çok büyük değişiklik gözlenmez. Adaylardan bazıları fizyolojik açıdan da Cumhurbaşkanı adayı olmaya uygun birileri değildir. Ağlık durumlarını halka açtığım için mahkemeye verilmek istemediğimden isimlerini söylemek istemiyorum.
Soru: Ruh hallerinde sorun olan ve devlet başkanı olmaya uygun olmayanların yüzdesi kaçtır?
Yanıt: Birçoklarının ruh hali iyi değildir. Onları Bulgaristan devlet başkanı olmaya iten psişik durumlarındaki sapmalardır. Adaylardan % 75’inin ruh hastalığı var. Bu oran ülkemizde % 38’dir. Fakat büyük yoksul katmanların çilesi dikkate alındığında ruh halinde bozukluk olanların oranı çok daha yüksektir. Yoksullar ve emekliler depresyon geçiriyor, hepsi sorun yaşıyor, çünkü paraları yetmiyor. Adlarını sıraladığımız 10 adaydan yedisinin düşünmesi kopuk ve parça parça olmuş durumdadır ve onlar bu yetersizliğin ürünüdür. Bu bakıma bu kişiler tehlikelidir. Çünkü biz bu kişilerin TV mikrofonlarına veya Brüksel2de ne konuşacağını önceden kestiremeyiz. Bu kişilerin yeri ruh hastalıkları merkezleridir.
Soru: Siz ikinci turda GERB adayı Tsaçeva ile Reformcu Blok adayı Traykov’un yarışacağını söylediniz. Bu 2 sağ biçimlenme adayı arasında 2. Turda ne olacak?
Yanıt: Biz ikinci tur üzerine inceleme yapmadık. Bu başka bir sorundur. Bizim anket yöntemlerimiz, eski metod kullanan diğer ajansların sorgulamasından farklıdır. Onlar telefon anketi yapıp, bütün ülke ve toplum için geçerli olduğunu iddia ediyorlar. Adres, yaş, cins, eğitim düzeyi vb telefonla tespit edilemez. Telefon anketlerinde yayınlanan veriler parti merkezlerinden alınıyor. Bu süreci inceledim. Ben “telefon mülakatı” sözünü işittikten sonra, aklıma ilk gelen, bu anketin yapılmadığı, parti merkezlerinden verilerin kopyalanıp işlendiğidir. Bu konuda denemeler yaptım. Bir yerleşim yerinde anket yapılacağı açıklanırken, katılanlardan her birine ödül verileceği bildiriliyor. Herkes katılıyor ve sonuçlar açıklanıyor. Bunu yapanlar zengin oldular, İsyanya’da, Brezilya’da ve başka yerlerde mal mülk sahibi oldular…
Soru: Bu seçim kampanyası bugüne kadar size sürpriz sundu mu?
Yorum: Hayır, beklenmediğim bir şeyle karşılaşmadım, normal gelişiyor, patlamalı olaylar yok. Ancak kaba sözler kullanılıyor. Bu psikolojik bir sorundur, tatminsiz kişiler patlama yaşıyor, kendilerini diğerlerin üstünde göstermeye çalışıyorlar.Komünist dönemden kalma kabalık, anaya küfretme vb aşağılayıcı durumlarla yüzleşiyoruz. İslav dilleri için karakteristik bir durum. Büyük yazar Bulgakov “komünizm analarımıza edilen küfürden doğdu” derken haklıydı. Bu kalıntı bizde bu seçimde de yaşamaya devam ediyor. Her yerde hissediliyor.
Soru: Son yıllarda yapılan en büyük kötülükler ve onların seçimler üzerindeki etkisi nedir?
Yanıt: Bir bankadan 4 milyar leva çalındı, ama seçim propagandasında söz edilmiyor; “Kremikovski” demir döküm tesisi 1 levaya satıldı ve sonra yıkıldı, bundan da söz eden yok; “Belene” Atom Elektrik Santrali ile birkaç milyar Dolarlık dalavere çevrildi bu konu da unutturuluyor. Bu soygunun tarihimizde emsali bulunamaz.
Soru: Cumhurbaşkanı adaylarımızdan kimi boşanmış, diğerleri ise yeminli bekar, bu durumların seçim üzerinde etkisi nedir?
Yanıt: Bulgaristan devlet yönetiminde yıllardan beri iyi ve değerli aile bulunmadı. Şimdiki başka ve daha önce de olmuştu, Başkan eşsizdi. Şehir dedikodularında metreslerin adları süsleniyor. Normal toplumlarda devletten önce, bir arkadaş ortamında bile saygın olabilmek için, iyi bir eş ve çocuklar vb olmalıdır. BSP adayı bile eşinden boşanmış, iş arkadaşlarından biriyle (metresle) yaşıyormuş ve kendisinin söylediğine göre “Bulgaristan’ın bu durumda olmasının nedenlerinden birisi de işte budur, ailelerin sağlam olmamasıdır. Tsetska Tsaçeva ile İvaylo Kalfin iyi aileleler arasında örnek gösterilebilir.
Soru: Gizli polis “DS” ajanlarının bu seçimde Cumhurbaşkanı seçilme şansı nedir?
Yanıt: Şöyle bir cümle var. “Eski toplumun ajanları temizlenmeden, demokratik düzen kurulamaz.” Anasına karşı ihbar yazan ajanlar var. Onlar arasında devletimizi şimdi yönetmek isteyenler var. Onlar, biz devletimize hizmet ettik diyorlar? Hangi devlete? Soydan gelen ajanlar var, “DS” ye ihbar yazmışlar, şimdi kendilerini aklayıp yine görev başına geçmek istiyorlar. 27 yıldan beri bu adamların yüzü kızarmadı. Bu adamların toplumdan çıkması, mahalle peykelerine oturup birbirilerine fıkra anlatma zamanı geldi, fakat bizde durum öyle değil.
Soru: Geçiş yıllarında toplumun ajanlardan arındırılmasına kim engel oldu?
Yanıt: Bu iş Cumhurbaşkanı Petar Stoyanov ve Georgi Parvanov zamanında yapılabilirdi. Zaman o zamandı. Fakat Stoyanov gibi bir komünist gençlik örgütü militanı böyle bir iş yapılmasına yol veremezdi. O bunu yapmaya yol verseydi kendi yolunu ve yakınlarının yolunu da kesmek zorunda kalacaktı. Aynı sözleri Georgi Parvanov için de söyleyebiliriz. Allah’ım, şimdi de bir polis ajanını Cumhurbaşkanı seçersek, başımıza geleceklere bak!! O zaman Gines rekorlar kitabına yazarlar bizi. İnsanlar topluma zarar veren ajanları hapishanelere tıkarken, biz ise cumhurbaşkanı seçiyoruz.
Soru: Cumhurbaşkanı adaylarının konuşmalarında eksik olan nedir?
Yanıt: En önemli sorunlara değinilmiyor. Nüfus konusunda reform yapılması gerek, toplumun etnik yapısı üstüne kimse bir şey demiyor. Bununla birlikte, eğitim, adalet sistemi, sağlık, ekonomi ve iş hayatı dallarında sanki hiçbir şey yapılmıyor. Önemli olan bunlardır. Başka işler ikinci derecelidir. Cumhurbaşkanı adayları sığınmacılardan, savaş kaçaklarından, sınırdaki tel duvardan, dış ülkelerdeki 35 seçim sandığı masallarından söz etmesinler lütfen, çünkü biz kaybolmak üzere olan bir milletiz ve kendi sorunlarımız var ve hepsi çözüm bekliyor.