Rafet ULUTÜRK
İlk önce 1 Kasım AK Parti seçim zaferiyle Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğulu yönetiminde kurulan 64. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti hepimize kutlu olsun. Üçte bir yenilenerek ve kan tazeleyerek vücut bulan iktidar bileşimine içten temennimiz 2002’de bir halk seferberliğiyle başlayan Büyük Türkiye yolculuğunda başarılı ve dünya haklarına örnek olma yolunda devam ediyor.
Geçen yüzyılda Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk yönetiminde verilen anti-emperyalist ulusal kurtuluş savaşı sonunda kurulan Türkiye Cumhuriyeti bir tarih sayfasını kapayıp yeni bir medeniyet sayfası açması bakımından tüm dünya halklarına daha önce görülmemiş bir emsal sundu, örnek oldu.
1960’larda emperyalizmin sömürgecilik sisteminin çökertilmesinde ve yeni bağımsız, egemen devlet biçimleri kurulmasında halkları yüreklendiren Türkiye örneği oldu. Bu gerçek, şu an topraklarında kan akan Yakın Doğu halkları için de geçerlidir. 20. Yüzyılın en önemli ve en etkili devrimi Türk halkının ulusal demokratik devrimidir. Çökmüş bir feodal imparatorluğun yerine kendi dinamitleriyle ayağa kalkıp modern bir ulusal devlet, demokrasi ve uygarlık kurma atılımı bizimdir. Daha önce dünya tarihinde benzer sayfa açılmamış, Türk örneği gibi bir örnek yoktur.
Bu gün, bu büyük ve kutsal sefer, 21. Yüzyıl bayrağını yükseklerde dalgalandıran AK Parti iradesi, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye’mizi, demokrasimizi ve uygarlığımızı yakın ve uzak halklara ilham kaynağı olarak örnek, Türkiye demokrasisine, Büyük Türkiye ufkuna başarıyla devam ediyor. Bu dönemde Türk halkının “altın çağını” yaşaması 2015 seçimleri çok etkiledi. Balkan ülkelerinden gelen göçmenler özellikle Bulgaristan’dan gelenler seçim öncesi toplantılarda bu dava bizsiz olmaz dedi ve kendi soydaşlarına “Büyük Türkiye Yolunda Biz de varız” dediler.
Son 1 kasım seçim zaferi, yeni hükümetin kurulması, TBMM Başkanı seçimi, hükümet programının hazırlanıp TBMM’de onaylanması ve halkımızın tek yürek, tek irade ve ulusal bütünlük olarak seferber olması 21. Yüzyılda başka hiçbir ülkede görülmemiş yeni bir açılımın başlangıcı oldu.
Yeni asırda hiçbir ülke ve hiçbir idare halkına bu denli yakın olmadı ve ona bu kadar bereketli bir el uzatmadı. AK Parti programı etrafında birbirine kenetlenmiş Türkiye halkının kesin ve yılmaz kararlılığı, gücünü deneyimlerden ve ortak değerlerden alan programlı birbirini tamamlayan seri açılımlarımız yakın ve uzak halklara, dünya kamuoyuna ve iktidarlarına bakış açısı değiştirten bir güç oldu. Bunun son örneğini Antalya / Beleg G-20 zirvesinde görebildik.
Devamı yarın