Gagavuz toplantısı BULTÜRK Merkez
Oya CANBAZOĞLU
Sayın konuklar,
Gördüğünüz gibi, BULTÜRK etkinlikleri sonu gelmez bir konu, BULTÜRK Derneğimizin bu artık bir derin bilgi ve deneyim hazinesi oldu.
Sayın Başkanımız Rafet Beyin, GAGAVUZLAR konusuna siyasi bakış açısı sözlerimi doğrular niteliktedir. Bölgesel edebiyatta, Gagavuzlar, Batı Karadeniz kıyısına serilmiş inci taneleri olarak anlatılır.
Benim soyum da Türkiye’ye Bulgaristan Karadeniz’in incisi Varna bölgesinden gelmiş olduğundan dolayı, ben de kendimde Gagavuzlarla ilgili işittiklerimden kısaca söz etmek istiyorum.
Gagavuzlar paylaşılamayan bir millettir:
YUNANLARA göre onlar:“Türkçe öğretilmiş Ortodoks Yunan’dır.”
Bulgarlara göre onlar: “Türkçe öğretilmiş Ortodoks Bulgar’dır.”
Romenlere göre onlar: “Türkçe öğretilmiş Ortodoks Romen’dir.”
Türklere göre ise onlar:“Türkçe konuşan Ortodoksluğa Geçmiş Türklerdir.”
Benim şahsi kanımca Gagavuz kimliği son iki asır içinde kendini inşa etme süreci geçiriyor. Ortodoks Hıristiyanlığı kendilerine yamamış olan Rumlar, Bulgarlar ve Romenler, Gagavuzlara kendi dillerini ve kültürlerini dayatmaya çalışırken, resmi dil ve ulusal kültür gerekçeleriyle Gagauz Türkçesini eritmeye ve Oğuzların ve Selçukluların adet ve geleneklerine dayanan Gagauz ahlakını yok etmeye çalışıyorlar.
Gagavuz Türkçesi kesin söz dizimi kurallarına uymayıp, cümle içinde serbest söz dizimi benimsemiş, 49 Türk lehçesinden, Tuna Türkçesinin Karadeniz ağızlarından biridir. Devrim cümle önceliklidir. Farsça ve Arapçanın etkisiyle yaşattığı ünlü sesliler yazı dilinde 29 Ocak 1993’ten sonla Latin harfleriyle ifade ediyor.
Gagauz Türkçesinin birçok özellikleri var. Bunlardan birisi de Gagauz yerinde yaşayanların Rusça’nın etkisiyle dillerine “dişil” takısı olarak “ciykayı” almalı olmuştur. Örneğin, bağa-bahçe işinde çalışan kadınlara “bağacıyka”, bostan işinde çalışan kadınlara “bostanciyka”, tütün üretici bayanlara “tütüncüyka” vs dendiği gibi.
Konuşmacımız Sn.Doc. Dr. Olga Hanım bunlara daha geniş değinecektir, Gagauzlar zengin ve düzenli halk kültürü olan bir halktır. Gelenekleri halk edebiyatında işlenmiştir.
Gagauz dilinin Türkçe özelliğini ve melodisini hissettirebilmek için sizin için bir Gagauz halk şiiri seçtim. İzninizle okumak istiyorum:
Ay, Petri, Petri, sereyli Petri
Çok çalıştı evladın, çok kazandın.
Posta da kalsın senin çalıştığın,
Açan yok senin candan evladın,
Candan evladın, erkek evladın…
Petre ise eşini rahatlatmaya çalışarak şöyle der:
…Ay, Lenkam, Lenkam,
Ben gidecem kuyumculara,
Yaptıracam altından evlat
Gümüşten de lülka (beşik)
Sen de üç gün üç gece sallayacan
Mamu (anne) de diyecek, Tatü (baba) da deiyecek…
Petri dediği gibi altından bir bebek, gümüşten de bir beşik yaptırıyor. Lenka da 3 gün, 3 gece beşiği sallıyor, fakat bebekten çıt çıkmadığını görünce, Yine Petri’nin kazançlarını nafile bulup, şöyle der:
….Altında kalsın altından aulların
Gümüşten de tokatların
Açan yok senin candan evladın.