Oya CANBAZOĞLU

Son günlerde Bulgaristan’da yaşanan olaylar, siyasi arenada ciddi bir belirsizlik ve gerginlik yaratıyor. Ahmet Doğan ve çevresindeki liderlerin, Türkİye Cumhuriyeti Devleti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın desteğini almaya çalıştığına dair yayılan iddialar, siyasi ortamı daha da karmaşık hale getiriyor. Özellikle, sosyal medyada dolaşan sahte videolar, bu manipülasyonun bir parçası olarak karşımıza çıkıyor.

Sahte Videolar ve Manipülasyon

Sosyal medyada paylaşılan bir video, Erdoğan’ın Doğan ve onun desteklediği diğer adayları desteklediğini iddia ediyor. Ancak bu video, yapay zeka kullanılarak montajlandığı için gerçeği yansıtmıyor. Video, “təzjanmехмед” isimli bir profil üzerinden yayıldı ve Erdoğan’ın DPS partisini desteklediğini öne sürdü. Ancak “Halk TV” bu iddiaları yalanlayarak, sunucunun böyle bir metin okumadığını ve videoda yer almadığını belirtti.

Bu tür sahte içerikler, seçmenlerin kararlarını etkilemek amacıyla yapılıyor. Dahası, Türkiye’nin Doğan’ı sınırlarına almadığı ve onun devlet güvenliği ile KGB ile bağlantılı olduğu biliniyor. Türkiye Cumhuriyeti’ne girişi yasak olan Hain Ahmet DOĞAN’a nasıl böyle destek verilir. Bu durum, Erdoğan’ın Doğan’a destek vermediğinin açık bir göstergesi. BUNLAR OTUZDÖRT YILDIR HALKIMIZI KANDIRIYORLAR.

Partimizi Bulgarlar aldı yalanları ile İç Savaş Korkusu

Bu siyasi manipülasyonun arkasında, Bulgaristan’da iç savaş ortamı yaratma niyetinin olabileceği endişesini taşıyorum. Ahmet Doğan’ın, “Bulgarlar partimizi aldı” gibi söylemleri, toplumsal barışı tehdit eden bir kışkırtma olabilir. Bu tür söylemler, toplumda derin yaralar açabilir ve iç çatışmalara zemin hazırlayabilir. Bizler, bu tehlikeye karşı çıkmak ve sesimizi yükseltmek zorundayız.

Seçim Manipülasyonları ve DPS

Doğan’ın, bulundukları durumu kurtarmak için, Türkiye’deki seçmenler üzerinden manipülasyon yapmaya çalıştığı da ortaya çıkıyor. A.P.S. (Adalet ve Özgürlükler Koalisyonu) ise, Bulgaristan’daki seçmenleri korkutarak, yeni bir Vahşet Süreci yaratma çabası içinde. Ancak bu tür korkutma taktikleri, beklenen sonuçları doğurmuyor. İnsanları, geçmişte yaşanan olaylarla tehdit etmek, yalnızca toplumsal bir travma yaratır.

Sonuç

Sonuç olarak, Bulgaristan’daki bu siyasi belirsizlik ve manipülasyon ortamında, toplum olarak bir araya gelmeli ve barış için mücadele etmeliyiz. Etnik kimlikler üzerinden yürütülen bu tartışmalar, sadece kaybedeceğimizin bir göstergesidir. Unutmayalım ki, birlik ve beraberlik içinde hareket etmediğimiz sürece, sadece kendimizi değil, ülkemizin geleceğini de tehlikeye atmış olacağız. Bu duruma asla izin vermeyeceğiz!

Reklamlar