Ertaş ÇAKIR
Bulgaristan’da seçim atmosferi yine ısınmış durumda. Bazı Bulgar siyasi liderler, televizyonlarda oy kullanma süreci hakkında kafa karışıklığı yaşıyor gibi görünüyor. Türk halkına dair oluşturdukları yanlış algılar, Bulgar partilerinin hatalarına zemin hazırlıyor. Görünen o ki, hala anlamakta güçlük çektikleri bir gerçek var:
Türk halkının iradesi ve onuru parayla satın alınamaz.
Bazıları, bu halkın düşüncelerini basit çıkarlar doğrultusunda şekillendirebileceğini zannetmeye devam ediyor. Eğer gerçekten oylar para ile alınıyorsa, Bulgar siyasetçileri neden bu oyları kazanamıyor? Bu durumu kendi çıkarlarına kullanmak yerine neden eleştiriyorlar, ya da neden bunu doğrudan engellemiyorlar?
Yoksa Bulgar siyasi liderleri, kendi kitlelerini bu tür yöntemlerle manipüle etmeye alışkın olduklarından, Türk toplumunu da aynı gözle mi görüyorlar?
Öte yandan, seçimlerin ertelenmesi gibi talepler dile getiriliyor.
Bu, yalnızca siyasi bir manevra olarak mı gündeme geliyor?
Peki, seçimler ertelense ne olacak?
Aynı halk, aynı sandıklarda oy kullanacak. Tekrar seçim olsa bile aynı toplum oy verecek. Hatta bu sefer bu oylarını iki katına artıracaklar. Bu toplumun iradesini değiştirmeye, onun onurunu çiğnemeye kimsenin gücü yetmeyecek.
Eğer bir kesim, Türk halkının siyasi gücünden çekiniyorsa, bu halkın iradesine saygı göstermek zorunda kalacaktır.
Bugün Bulgar partileri güç kaybederken, Türk partileri giderek güçleniyor. Bulgaristan’da Türk halkı, siyasi arenada artık daha görünür ve daha etkili bir konumda.
Yeni bir seçim olsa, Türk partisi DPS Yeni Başlangıç yükselişini sürdürecek hatta tüm Türkler burada toplanacak ve iki kat oylar artacaktır. Hodri meydan! Seçim gelsin, halk iradesini ortaya koysun; sandıklar, Türk halkının kararlılığıyla dolup taşsın. Unutmayalım ki demokrasilerde halkın iradesi her şeyin üstündedir, ve Bulgaristan’daki Türk halkı da kendi geleceğini belirlemek adına oylarını onurlarıyla kullanacaktır.
Hadi, gidin alın Türk oylarını, hani satılmışlar diyorsunuz ya!
Hodri meydan sizlere.
