Rafet ULUTÜRK
Bulgaristan’da Gerçek Değişim Zamanı
Her bilgelik, yaşamın hakikatidir. Değerli seçmenler, artık bilge ve sorumluluk sahibi olduğumuzu gösterme zamanı geldi!
Eğer bugün kendimize yardım etmezsek, Tanrı bile bize yardım edemez. Geleceğimiz ve Bulgaristan’ın geleceği, vereceğimiz doğru kararla bu seçimlerde şekillenecek.
Bu seçimler, “Korkuya Hayır” vizyonunu benimseyen, halkın yanında duranları destekleme zorunluluğunu getiriyor. Yıllardır bizi kandıran, sözünü tutmayan liderleri terk etme vakti geldi. Artık yeni partiler ve yeni liderler, halkın beklentilerine cevap vermeye hazır. Sözlerini yalnızca vaatlerde bırakmayıp, eylemleriyle de destekleyenler, gerçek anlamda Bulgaristan’a ve halkına hizmet edenler olmalıdır.
Tarih bize gösteriyor ki, gerçek demokrasi, sadece bir partiye değil, tüm Bulgaristan siyasetine yeni bir başlangıç getirmeyi gerektirir. Adalet ve şeffaflık, toplumu yönlendirmesi gereken temel ilkelerdir. Bugün herkesin gözü DPS Partisi’nde, ancak sorunlar yalnızca bu partiyle sınırlı değil; benzer problemler diğer partilerde de mevcut. Bulgaristan’ın kurtuluşunu isteyenler eski partilerin tamamı tarihin çöplüğüne atmalıdırlar.
Bulgaristan siyaseti, yıllardır değişime direnen ve halkın çıkarlarını göz ardı eden liderlerin egemenliğindedir. İşte bunun için Demokratik bir şekilde bu seçimde hepsi baraj altında kalmalı, yeni partiler ise halkın desteğiyle yükselmelidir.
Bugün eski partilerin bir araya gelerek “Peevski’siz Bulgaristan” sloganını atmaları, kendi ikiyüzlülüklerini gözler önüne sermektedir. Peevski’ye karşı olan bu korkunun nedeni nedir? 30 yıldır Bulgaristan’da bankaları ve devleti soyan eski parti başkanları neden sustular? Yoksa hepsi beraber mi çaldılar ve şimdi de kendilerini kurtarma operasyonu mu başlatıyorlar?
Bugün Bulgaristan’ın temel sorunu, halkın çıkarlarını gözeten liderlerin eksikliğidir. Peevski, attığı birkaç adımla Türk halkının gönlünü kazandı çünkü halkla ilgilenen başka kimse yok. Üç ay önce tüm DPS’lilerin Kongrede alkışlarla HÖH parti başına getirdiği Peevski’ye karşı, şimdi bu muhalefet niye? Ahmet Doğan’ın “fenomen” dediği bu lider neden birdenbire hedef haline geldi?
Kırcaali’de ve diğer Türk belediyelerinde yıllardır yapılmayan işler yapılmaya başlandı. Üstelik hükümet olmadan! Bu, halkın gözünden kaçmıyor. Bugün kötü olarak anılan Peevski, yarın tüm siyasetçilere örnek olabilir; önümüzdeki seçimlerde birinci parti haline gelip Başbakan bile olabilir. Bunlar imkansız değil. Bulgaristan, Türklerle bir arada olan partiler tarafından yönetildi ve yine öyle yönetilecektir.
Bu ülkede her zaman Türk kökenli Bulgaristan vatandaşları, ülkeyi kimin yöneteceğini belirler. Bugüne kadar seçilen Cumhurbaşkanları, DPS sayesinde seçilmiştir. Türkleri kim önemserse, o kazanır. İşte gerçek bu! 34 yıldır bu durum ortada, sadece doğru okumak ve anlamak gerekir.
Bu seçimler, Bulgaristan için yeni bir başlangıç olabilir.
Parti politikalarının ötesine geçerek, liderlerin dürüstlüğü ve halkın çıkarlarına hizmet eden yaklaşımlarıyla öne çıkmaları gerekiyor. Halkın desteğini kazanmak için samimiyet ve eylemlerle bu güveni hak etmek şarttır. Yeni DPS Partisi’ne odaklanılan bu dönemde, doğru adımlar atanlar Bulgaristan’ın geleceğini şekillendirecek.
Seçmenler olarak, kendi geleceğimiz bizden sonra gelecek yeni nesillerimiz için en doğru kararı vermeliyiz. Unutmayalım ki, gerçek değişim ancak halkın desteğiyle mümkün olur. Ve bu destek, halkın ihtiyaçlarına gerçekten cevap veren liderlerle sağlanabilir. Bu seçimde, Bulgaristan için en iyi olanı seçelim ve yeni bir başlangıç yapalım.
Partilerin vaatlerini dikkatle okuyalım, bölgelerimizde vekilleri de yakından araştıralım. Halka hizmet etmemiş, sadece kendine çalışan kişileri artık vekil olarak görmek istemiyoruz. Artık gençleri ve partilerin dışından gelen yeni yüzleri görmek istiyoruz. Vekil olacak kişiler, çevresine faydalı olmuş bireyler olmalı.
Bulgaristan’da bunu yapamayan partiler olduğu sürece, bu seçimler tekrar tekrar yapılacaktır. Tek çare, tüm halkın, özellikle de sandık başına gitmeyen %70’in oy kullandırılmasıdır. Bu değişimi ancak bu seçmenler gerçekleştirebilir. Oy kullanma oranı arttıkça, eski partilerin yok oluşu da hızlanacaktır. Yeni partilerin şansı, sandığa gitmeyenleri harekete geçirmekte yatmaktadır.
Bulgaristan’ı düşünen, halkını gözeten kişiler artık söz sahibi olacak. Başka bir yol yok; ya Bulgaristan’ı birlikte kurtaracağız ya da birlikte yok oluşa doğru hızla ilerleyeceğiz.
Saygılarımla,