Durmuş MUTLU
Bulgaristan Türklerinin tarihini yazma girişimleri, özellikle son 35 yılda gerçeklerden uzak, taraflı ve çarpıtılmış bir şekilde kaleme alınmıştır. Ahmet Doğan gibi isimler, halkın lider olarak gördüğü figürler olarak sunulmuş, ancak gerçekler gün yüzüne çıktığında, özellikle Doğan’ın geçmişte Türklere verdiği zararlar ve halkın sorunlarını istismar ettiği ortaya çıkmıştır. Bu süreçte, Ahmet Doğan’ın hapiste bile yatmadığı gibi gerçekler göz ardı edilmiş, aksine yazarlar tarafından övgülerle yüceltilmiştir. Peki, neden bu gerçekler yazılmadı? Niçin Ahmet Doğan ve onun gibi figürler, topluma zararı dokunmasına rağmen eleştirilmedi?
1. Gerçeklerin Yazılmamasının Sebepleri
a. Siyasi Manipülasyon ve Medya Kontrolü
Ahmet Doğan ve çevresi, siyasi güçlerini kullanarak medyayı ve yazılı tarih çalışmalarını manipüle etmiştir. Bulgaristan Türklerinin temsilcisi olarak gösterilen Doğan, bu algıyı pekiştirmek için medya desteğini arkasına almış, eleştirileri susturmuş ve yanlış bir liderlik anlatısı oluşturmuştur.
b. Korku ve Baskı Ortamı
Ahmet Doğan’ın Bulgaristan siyasetiyle olan derin bağları ve kullandığı güç, halk ve aydınlar üzerinde bir baskı ortamı yaratmıştır. Yazmak isteyen birçok kişi, baskılar ve tehditler nedeniyle gerçekleri kaleme alamamış veya tarafsız kalmayı tercih etmiştir. Bu korku, toplumsal hafızanın gerçeklere ulaşmasını engellemiştir.
c. Bilinçli Propaganda
Ahmet Doğan, Bulgaristan Türklerinin haklarını savunduğu iddiasıyla uzun yıllar boyunca bir “kahraman” olarak lanse edilmiştir. Bu süreçte, yazarlar ve akademisyenler bilinçli olarak Ahmet Doğan’ı överek onun çevresinde bir liderlik miti yaratmıştır. Bunun arkasında siyasi çıkarlar ve Ahmet Doğan’ın kişisel ilişkileri önemli bir rol oynamıştır.
d. Halkın Sessizliği ve Bilgi Eksikliği
Halk, hem ekonomik mücadele hem de toplumsal baskılar nedeniyle, bu manipülasyonlara karşı sessiz kalmıştır. Ahmet Doğan ve partisi, halkın bilgisizliğini ve çaresizliğini kullanarak bu sessizliği sürdürmüştür. İnsanlar, gerçekleri öğrenme fırsatı bulamamış, öğrenenler de bunu ifade edememiştir.
e. Akademik ve Entellektüel Boşluk
Ahmet Doğan’ın ve onun politikalarının Türklere zararlarını araştıran yeterli akademik çalışma yapılmamış, eleştirel bakış açısı olan aydınlar ya dışlanmış ya da susturulmuştur. Bu durum, Bulgaristan Türkleri arasında eleştirel bir tarih bilincinin oluşmasını engellemiştir.
2. Ahmet Doğan’ın 35 Yılda Türklere Zararları
Kültürel ve Dini Erozyon: Ahmet Doğan, Türk kimliği ve kültürünü güçlendirmek yerine, siyasi çıkarlarını öne çıkararak topluluğun kültürel dayanışmasını zayıflatmıştır. Partisi, dini ve kültürel projeler yerine bireysel çıkarları öncelemiştir.
Asimilasyon Politikalarına Göz Yumması: Doğan’ın, Bulgaristan devletinin bazı politikalarına karşı yeterince direnç göstermediği, hatta zaman zaman iş birliği yaptığı iddiaları vardır. Bu, Türklere yönelik asimilasyon politikalarının güçlenmesine yol açmıştır.
Toplumun Ekonomik Zayıflatılması: Doğan ve çevresi, Türk toplumunun ekonomik sorunlarını çözmek yerine, kendi siyasi elitlerini zenginleştirmiştir. Bu durum, halkın giderek yoksullaşmasına neden olmuştur.
Halkın Temsiliyetinin Zayıflaması: Ahmet Doğan ve partisi (HÖH/DPS), Bulgaristan Türklerini temsil ettiğini iddia etse de, bu süreçte halkın çıkarlarını değil, kendi çıkarlarını öncelemiştir. Gerçek bir temsil ve liderlik sağlayamamıştır.
3. Neden Kimse Bu Gerçekleri Yazmadı?
a. Akademik ve Medya Sessizliği
Ahmet Doğan’ın siyasi etkisi, akademi ve medya üzerinde bir kontrol mekanizması kurmasını sağladı. Eleştirel görüşler ya sansürlendi ya da yayımlanmadı. Yazarlar, bu kontrol altında gerçekleri yazamadı.
b. Liderlik Mitinin Kırılmaması
Ahmet Doğan’ın halkın gözünde bir kahraman olarak görülmesi, siyasi çıkar sahipleri için önemliydi. Bu yüzden, liderlik miti güçlendirilmiş ve bu miti sarsacak her türlü girişim engellenmiştir.
c. Toplumun Bilinçlendirilmemesi
Halk, liderlik mitiyle beslendi ve Ahmet Doğan’ı sorgulamak yerine ona itaat etmeyi seçti. Bilinçsiz bir toplum, liderlerin yanlışlarını sorgulamakta yetersiz kaldı.
d. Siyasi Çıkarlar
Ahmet Doğan’ın Bulgaristan devletiyle olan bağlantıları ve siyasi uzlaşıları, gerçeklerin yazılmasını engelleyen en büyük faktörlerden biridir. Gerçekleri dile getirenler, siyasi arenada dışlanmıştır.
4. Çözüm ve Geleceğe Dair Öneriler
Gerçek Tarihin Yazılması: Akademisyenler ve bağımsız araştırmacılar, Bulgaristan Türklerinin son 35 yılını objektif bir şekilde analiz eden kitaplar ve çalışmalar üretmelidir.
Tarihsel Farkındalığın Artırılması: Bulgaristan Türklerinin kimliklerini koruması ve liderlik mitlerini sorgulaması için tarih bilinci aşılanmalıdır.
Eleştirel Medya ve Yayıncılık: Siyasi etkilerden bağımsız bir medya ve yayıncılık sistemi oluşturulmalı, gerçekler toplumla paylaşılmalıdır.
Yeni Liderlerin Yetişmesi: Ahmet Doğan gibi bireylerin yerine, halkın gerçek sorunlarına çözüm üretebilecek, şeffaf ve dürüst liderlerin yetişmesi sağlanmalıdır.
Toplumsal Uyanış: Halkın geçmişteki yanlışları anlaması ve bilinçlenmesi için kültürel etkinlikler, seminerler ve eğitim programları düzenlenmelidir.
Sonuç
Ahmet Doğan ve çevresi, 35 yıldır gerçekleri manipüle ederek Bulgaristan Türklerinin kimliğine ve tarihine zarar vermiştir. Gerçeklerin yazılmaması, topluluğun geçmişine dair yanlış bir algı oluşturmuş ve liderlik mitini pekiştirmiştir. Ancak gerçekler gizli kalamaz. Bulgaristan Türklerinin kimliğini ve tarihini korumak için bu sessizlik kırılmalı, gerçekler tüm çıplaklığıyla yazılmalı ve anlatılmalıdır. Unutulmamalıdır ki, liderlik, halkı sömürmek değil, halkın gerçeklerini savunmaktır.