- BULGARİSTAN CUMHURİYETİ CUMHURBAŞKANI SAYIN RUMEN RADEV’E,
- BULGARİSTAN CUMHURİYETİ MECLİS BAŞKANI SAYIN TSVETA KARAYANÇEVA’YA,
- BULGARİSTAN CUMHURİYETİ BAŞBAKANI SAYIN BOYKO BORİSOV’A,
- BULGARİSTAN CUMHURİYETİ ADALET BAKANI SAYIN TSETSKA TSACHEVA’YA,
- BULGARİSTAN CUMHURİYETİ BAŞSAVCISI SOTİR TSATSAROV’A,
- BULGARİSTAN CUMHURİYETİ DİPLOMATİK TEMSİLCİLİKLERİ YÖNETİCİLERİNE,
- AVRUPA PARLAMENTOSU BAŞKANI SAYIN ANTONİO TAYANİ’YE,
- AVRUPA MECLİS BAŞKANI DONALD TUSK’A,
- AVRUPA KOMİSYON BAŞKANI SAYIN JAN-KLOD YUNKER’E
- AVRUPA GÜVENLİK VE İŞBİRLİĞİ ORGANİZASYONU BAŞKANI SAYIN ANCELİNO ALFANO’YA
- İSLAM İŞBİRLİĞİ ORGANİZASYONU BAŞKANI SAYIN YUSUF BİN AHMET EL- USEYMİN’E KADAR
YÜKSEK İSLAM ŞURASI’NIN SAVCI
NEDYALKA POPOVA’NIN
İSLAMOFOBİK VE MÜSLÜMAN
KARŞITI SÖYLEMLERİNDEN DOLAYI
AÇIK MEKTUP
3 NİSAN 2018 TARİHLİ VE 844 NUMARA İLE KABUL EDİLEN KARAR
Bulgaristan Cumhuriyeti Müslümanlar Diyaneti Yüksek İslam Şura Meclisi antidemokratik veya nâm-ı diğer ile 13 imama karşı açılan davayı takip eden savcı Nedyalka Popova’nın söylemini şidettle kınamaktadır. Savcı Popova’nın bu söylemi Bulgaristan Cumhuriyeti’ndeki bütün müslümanlara ve yurt dışında yaşayan müslüman yurttaşlarımıza karşı nefret suçu niteliğindedir.
Savcı Popova tarafından ifade edilen bu söylem, an itibariyle Avrupa Birliği Konseyi’ne başkanlık eden demokratik bir devlet savcısına kesinlikle yakışmamaktadır.
İmamlara karşı dava süreci başladığında davalı imamlara açık ve kesin desteğimizi beyan ettiğimizi hatırlatıyoruz. Bir Avrupa devletinin vatandaşlarını dini inançları ve uygulamalarından dolayı yargılaması kesinlikle kabul edilemediğinin farkındayız. Bulgaristan Cumhuriyeti’nde ise dini inanç hakları her türlü unsurları ile anayasal olarak belirlenmiştir. Devletin temel sütünu olan bir kurumun temsilcisinden gelen bu ifade duruşmanın başlangıcında sanıkları savunmak için yaptığımız beyanlarımız uygun, zamanında, yerinde hatta gerekli olduğunu göstermektedir.
Savcı Popova’nın ifadesinin yorumlanmasına gerek yok. Savcının ifadelerinden açıkça anlaşılmakta olduğu gibi, Bulgaristan’da yaşayan, çocuk ve torun sahibi olmak isteyen her Müslüman ve Müslüman kökenli Bulgaristan vatandaşlarının yüzdesinin artmasına ulusal güvenlik için bir tehdittir.
Bu konuşmada ceza yasası ve ayrımcılığa karşı korunma yasası kapsamında Müslümanlara ve Türklere karşı nefret uyandırma, dini ve etnik temelli ayrımcılık, yabancı düşmanlığı, islamofobi, nefret söylemi gibi fazla suç işlendiği görülmektedir. Bu söylemler, hatta Müslüman nüfus sayısını sınırlamak için “harekete geçmek için” bir teşviktir.
Savcı Popova’nın Bulgaristan’daki Müslüman toplumu, ülkenin ulusal güvenliğine bir tehdit oluşturduğu, temsilcilerinin yüksek idari ve siyasi görevlere alınmamaları ve yurt dışında yaşayan müslüman kökenli vatandaşlar anavatalarında hoş karşalanmadıklarına dair bu konuşması var olmayan bir tehdid algısıdır.
Bu takdirde biz Bulgaristan Müslümanlar Topluluğu’nun temsilcileri olarak, Cumhurbaşkanı, Bakanlar Kurulu, Savcılık ve Yargı kurumu yöneticilerine soru yöneltiyoruz:Savcı Nedyalka Popova’nın söylemi Bulgaristan’daki Müslümanlara karşı devlet siyaseti ile orantılı mı? Yani bu devlet siyaseti mi yoksa savcının kişisel görüşü müdür?
Müslüman toplumu insan haklarının elinden alındığı zamanı hatırlar ve bu üst düzey yetkilinin ve yasa savunucusnun bu söylemleri büyük endişeyle bu zamanların tekrar geri geldiği sorusunu kendimize sormak durumunda kalıyoruz!
Biz Müslümanlar olarak hiç bir zaman islamofobik ve Müslüman karşıtı söylemlere asla mutabık kalmayacağız. İnsan haklarını koruyan bütün demokratik yasal araçları kullanacağızımız gibi, yetkili Avrupa kurum ve kuruşlarına da başvuracağız. Bizlere Müslüman olduğumuz için suç istinad etmelerine izin vermeyececiğiz. Biz, Bulgaristan’daki Müslümanlar her zaman vatanımızın sadık vatandaşları olmuşuzdur ve olacağız. Gerekli nitelik, eğitim ve uzmanlığa sahip isek de herhangi bir pozisyona tayin edilmek için tam anayasal hakka sahibiz.
Müslümanlara yönelik nefret suçundan dolayı Ceza Kanununda ilgili maddeler gereğince Bulgaristan Cumhuriyeti Savcılığı’nı ve ilgili kurumları olayla ilgilenmeleri yönünde davet ve ısrar ediyoruz.
Bulgaristan Başmüftülüğü