Kim derdi ki, Bulgaristan’da hiç birşey meydana gelmiyor diye? Resmi bayram günü sonrası, Bulgarşstan’ın siyasi yaşamında şimdiye dek hiç görülmeyen birşey oldu – bir bakan, başını çektiği bakanlıkta yapmak istediği değişikliklerin Başbakan tarafından onaylanmadığı gerekçesiyle, istifa etti. Köklü demokratik toplumlarda bu tutum gayet normal, çünkü bakanlar, belirli politikaları yürütmek için seçiliyor ve başarılı olmayınca, istifa ediyorlar. Ne yazık ki, Bulgaristan’da işler böyle değil. Bizim buralarda bakan olmak, her zaman kendi çıkarlarını savunmak demektir. Tabii ki, kendi siyasetçilerine her zaman şüpheli gözüyle bakan Bulgaristan vatandaşının, bakanın istifasının siyasal elit arasında farklı lobiler arasındaki savaştan kaynaklandığını düşünmesi çok doğal. Çünkü 25 yıllık hassas demokrasi döneminde herangi bir partinin veya ekonomik lobinin çıkarlarına hizmet etmeyen hiçbir göreve getirme ve istifa olayı görülmemiştir.

Bu durumda İçişleri bakanı Veselin Vuçkov’un sürpriz istifası aslında içişleri bakanlığındaki ofislerde yüksek sesle lanse edilen reform söz konusudur, ki son yıllarda söz konusu ofislerin isimleri birçok skandala karıştı. Bu ofislerde anahtar figürler Svetoslav Lazarov ve Vladimir Pisançev’in göreve getirilmesi de skandal yaratıyor. Lazarov, bir önceki Parlamentodaki çoğunluk tarafından seçildi, İçişleri Bakanlığı genel sekreteri olarak 7 yıl bu göreve getirilmesi çabasıyla. Pisançev ise, Devlet Milli Güvenlik Ajansı (DANS) başkanı olarak yedek oyuncu sıfatıyla getirildi, Delyan Peevski’nin isminin bu göreve toplum tarafından kabul görmeyince. Hatırlatmakta yarar var, onun bu göreve seçilmesinden sonra hükümet karşıtı büyük protestolar ve iki yıllık siyasi kriz meydana geldi. İşte bu isimlerin değiştirilmesini istedi Bakan Vuçkov, ancak Başbakan iki ismi de, son derece karmaşık iç ve dış siyası durumdam dolayı, iki anahtar figürün değiştirilmesi için zamanın uygun olmadığı gerekçesiyle, onları savundu.

Veselin Vuçkov’un istifası herkesden çok Başbakan Borisov’u şaşırttı, çünkü kendisi ülkede olayların seyrini dikte etmeye alışıktır. Ancak ertesi günü siyasetçiler ve analizciler kendine geldi ve bu istifanın arkasında duran nedenleri aramaya başladı. Başbakan da, bu beklenmedik hamleden sonra kendini çabuk toparladı ve Perşembe günü kendi sürpriz hamlesini yaptı. Borisov, Başbakan yardımcısı Rumyana Bıçvarova’yı yeni içişleri bakanı görevine aday gösterdi. Sosyolji uzmanı olan Bıçvarova, İçişleri bakanlığı için yabancı bir kişidir. Belki de Bıçvarova’nın elinde bu en büyük kozdur, kemikleşmiş yapıyı reforma götürmek için. Ancak, Borisov, ki kendisi de İçişleri bakanlığının bir görevlisi, hatta eski genel sekreteri olarak, en vefalı kişiyi bu göreve getirerek, aslında dizginleri eline aldığına dair, yorumlar da geldi. Koalisyon ortaklıkların baskısı sonucu, Başbakan tutumunu değiştirdi ve İçişleri bakanlığı (MVR) genel sekreteri Lazarov ve DANS şefi Pisançev’in istifalarını istedi. Ertesi gün ikisi de istifalarını sundu.