Musa VATANSEVER
Tarih: 01 31 2017
Konu: Bulgar askeri pilotlar uçmayı reddetti..
Böbürlenme balonu patladı.
Bulgaristan tarihinde ilk kez olmak üzere askeri pilotların hepsi stresli olduklarını, ruhsal bozukluk yaşadıklarını, gökyüzünden korktuklarını, aileleri olduğunu ve başka birçok geçerli geçersiz sağlık raporu göstererek uçmayı reddettiler. Olay 2017 Ekiminin son günlerinde Filibe (Plovdiv) “Graf İgnatievo” askeri hava üssünde yaşandı. Bulgar Askeri Hava Filosu’ndaki uçaklar 28 yıl önce gömülen Varşova Parktı zamanında Sovyetler Birliği’nde imal edilen “Mig 29” tipi jet uçaklardır.
Basın: “Bu bir darbe midir” başlıyla çıktı.
Bulgaristan 2004’te NATO’ya alındı. Son 10 yılda “Mig 29” ları üreten Rusya fabrikası ile Bulgar Savunma Bakanlığı arasındaki yazışma ve temal tesilmiştir. 8 yıl önce onarılması gereken Bulgar hava savunma güçlerindeki “Mig 29” uçaklarında bir filtre bile değiştirilmemiştir. Jetlerin onarımının daha ucuza mal olması için üçüncü ülke arandı. Polonya askeri fabrikalarıyla anlaşma imzalanmaya çalışıldı. Fakat bu adımların hepsi yarım kaldı. Bir önceki Savunma Bakanı Nenkov hakkında kovuşturma başladı. 6 Kasım 2016’da yapılan Cumhurbaşkanı seçimlerinde askeri hava kuvvetleri komutanı General Rumen Raden Cumhurbaşkanı seçildi. Yeni savaş uçağı alınması sayfası açıldı. Birkaç tartışma konusu birden başladı.
- Konu bir: NATO üyesi ülke olan Bulgaristan’ın askeri jetleri Rus uçağı olabilir mi?
- Yeni mi ikinci el mi savaş uçağı satın alınsın?
- İsveç “Gripen” uçağı mı yoksa Portekiz’den ikinci el “F-16” uçağı mı satın alalım vb.
Bulgaristan eski Sovyet uçaklarıyla NATO üyesi olamaz görüşü Atlantik Avrupa Birliği taraftarlarında destek buldu. Bu arada son yıllarda Bulgaristan’da askeri uçman eğitilmediği, muhtemelen satın alınacak uçaklarla ilgili kadro eğitimi yapılmadığı gün ışığına çıktı.
Sözde “yurtseverlik” patriotizm taslarken ocakta kül bırakmayan VMRO (İç Makedon Devrim Örgütü) Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı askeri pilotların uçmayı reddetmesine “siyasi boykot”, “milli çıkarların ayakaltına alınması” dese de, Askeri Savcılık yeni Bulgar tarihinde bir olan bu konuda soruşturma başlatmayı reddetti. Bu konuda da faşistliğiyle ünlenen sahte yurtseverlerin başbuğu yine Başbakan Yardımcısı ve sözde “Yurtsever Cephe” başkanı Valeri Simyonov da askeri pilotların uçmayı reddetmesi konusunda değerlendirme yapmakta gecikmedi, grevci pilotlara “iri fareler” dedi bunların “daha cesur genç farelerle değiştirilmesi” gereğini vurguladı.
Bulgaristan’ın 3. askeri hava üssü olan “Graf İgnatievo” askeri jet merkezinde yapılan sorgulama pilotları uçabileceği doğru dürüst uçak olmadığını ortaya çıkardı. Bu uçaklarla uçmanın riskli olduğu, pilotların kendilerini güvende hissetmedikleri, korku yaşadıkları gibi gerçekler kamuoyunda “gerekli ve gereksiz riziko” tartışmaları başlattı. Bulgar “Mig 29” uçaklarının uçuş ve kullanım ömrü dolmuş, motorları değiştirilmemiştir. Yine geçen ay Slovenya Askeri Hava Güçlerine ait aynı tip “Mig 29” uçağı uçuş esnasında patladı. Bulgar pilotlar aynı kazayı yaşamak istemiyorlar.
Durum ortadadır. NATO üyesi bir balkan ülkesi olan Bulgaristan askeri hava gücü “teknik”, “politik” veya “sağlık” ya da “ruhsal” sorunlar nedeniyle olabilir fakat savaşa girmeden karaya indirilmiş ve felce uğratılmıştır. Savaşmadan pes etmiş ve hurdalık olmuş bir askeri üssü anlatmaya çalıştık.
****
Bu konuda Bulgar basınında birçok derin analiz yazısı çıktı. Bulgaristan’da silahlanma konusunda önemli uzmanlardan biri olan, Atlantik Konseyi üyesi ve uluslar arası güvenlik bilir kişisi Mihail Naydenov “Bizim yeniden silahlanmamız gerek,” bu işler eski Sovyet askeri teknik araçlarını “yamamakla” olmayacak, dedi ve “Polonya ve Romanya NATO’da öncü, Bulgaristan ise eski Varşova Antlaşması tekniğiyle gösteri yapıyoruz” başlıklı yazısında şöyle dedi:
“Bulgaristan 13 yıldan beri NATO üyesidir. Ordusu modernleştirilmemiştir. (Varşova Paktı zamanında Bulgar Ordusunda 120 bin asker vardı. Şimdi 30 bin asker var) Durumu kritiktir. Eskiden Varşova Antlaşması’nda birlikte üye olduğumuz ülkelerle kıyaslandığında Bulgaristan’ın son durumu nedir? Son 27 yılda açık ara Bulgaristan’ın önüne geçen ülkeler hangileridir?
NATO ve Avrupa Birliği olan ve son yıllarda silahlanma alanında önemli ilerleme kaydeden iki ülke var. Polonya ve Romanya.
Savunmasına özellikle büyük önem veren Polonya NATO bünyesinde yeniden silahlanmada birinci sıradadır. Rusya’nın Kırım’ı gayrı meşru yollardan ilhak etmesine, Ukrayna’nın istikrarlaştırılması için sürdürdüğü sibrit savaşa ve NATO devletlerine karşı sibrit saldırıların yoğunlaşmasına karşı Polonya silahlık güçlerini modernleştirme ve güçlendirme programı kabul etti. Polonya NATO içinde Doğu Avrupa devletlerini etrafında toplamaya ve birleştirici merkez olmaya doğru adımlıyor.
Polonya Gayrı Safi Milli Hâsılatının (GSMH) % 2’sini savunma ihtiyaçları için ayıran 5 NATO devletinden biridir. Ülke 2030 yılına kadar GSMH’ından silahlanmaya ayırdığı payı 2030’a kadar % 2.5’e arttırmayı düşünüyor. Bunu yaparsa Polonya Birleşik Amerika’dan sonra NATO üyeleri arasında silahlanmaya en fazla para ayıran ülke olacaktır.
Şu dönem Polonya ABD “Raytheon” şirketinden, 7.6 milyar US Dolar ödeyerek, “Patriot” tipi 8 son model savunma ve füze savar sistem satın alıyor. Askeri filosuna yeni 100 savaş uçağı katıyor ve Rusya üretimi “Mig 29” ve “Cu -22” tipi Rus jetlerini F-35 savaş uçakları7yla değiştiriyor. Varşova askeri hava üssünde artık 36 adet “F-16” savaş uçağı var.
Bu yeni donanım, 2016 yılında ilan edilen ve toplam değeri 14.5 milyar US Dolar olan askersel modernleşmeden birkaç örnektir.
Polonya ordusunda hali hazırda 100 bin profesyonel asker var. Sayıları 150 bine çıkarılırken, bu rakama 50 bin gönüllü de ekleniyor. Polonya Ordusu görevlilerinin aldığı ücret ülkedeki ücret ortalamasından yüksektir. Bundan 3 yıl önce Polonya’da orduya alınan erin birinci maaşı 600 Euro idi.
Romanya da ordusunu modernleştirmeye önem veriyor. Silahlarını NATO standartlarına uygun duruma getiriyor. ABD şirketlerinden “General Dinamıks” ile zırhlı araç sözleşmesi imzaladı. Romanya’nın en büyük askeri şirketi “Romarm” ile imzalanan bir askeri anlaşmaya dayanarak birlikte üretim yapılacak. Kadro eğitimi Amerika’da yapılacak. General Dinamıks Romansa savaş sanayinde yat6ırım yapılacak.
Romanyabir yandan yeni silahlarla silahlanırken, aynı zamanda eski
İ Sovyet silahlarını hurdaya çıkarıyor. Romanya artık bir filo “F 16” satın aldı ve daha 36 adet aynı uçaklardan sipariş vermiştir. İlk 12 uçağı Portekiz’den alan Romanya, yeni uçakları ABD fabrikasına sipariş etmiştir. Bu sene Romanya uçakları “F-16” uçuş esnasında amerikan “KC -135” uçaklarından yakıt aldı. Böylece Romanya’nın dış ülkelerde de askeri operasyonlar için hazırlık gördüğü anlaşılmış oldu.
Romanya’nın askeri hava güçlerini modernleştirme çabalarına İngiltere de katılıyor. “Mihail Kogılniçanu” askeri hava üssünde 4 adet İngiliz “Tayfun” savaş uçağı hizmet sunuyor.
Romanya hava sahasında Kanada jetleri de nöbet uçuşu yapıyor.
Romanya’da çok uluslu NATO birlikleri de konuşlandırılmıştır. “Krayova” üssünde görev yapan 4 bin askeri personelden 900’ü Amerikalıdır.
***
Aynı dönemde Bulgaristan’da GSMH’nın % 20’inin askeri fabrikalar sağlıyor. Henüz kendi ordusunu modernleştirmeye başlamayan Bulgaristan Yakın Doğu ve başka bölgelere silah satıyor. Bulgar askeri sanayi tesislerinden “Dunarit” fabrikasının batak bankacı Vasilev’in olduğunun anlaşılması 2017’de askeri üretimde çalışan işçileri grev, boykot ve gösterilere teşvik etti. NATO siparişleriyle çalışan Kazanlık, Panagürişte ve Loveç kentlerindeki askeri fabrikaların arasın üretim sağlıyor. Halep düşerken ele geçirilen Bulgaristan Sopot şehri askeri tesislerinde üretilmiş mühimmatın, 10 yıl sürecek bir savaş için yetecek miktarda olduğunu gazeteler yazdı.
Anlaşılan Bulgar ordusundaki olaya “iri fareler” olarak tarif edilen kıdemli pilotların “manevi yorgunluğu” ile noktalanmıyor. Bulgaristan NATO içinde de her bakıma metal yorgunluğu yaşıyor. Güvenliğin yalnız “Türkiye sınırına tel örgü çekmek” olmadığını da herkes görebildi.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.