“Hem Kurban Bayramına hem de seçimlere tam 1 ay kaldı. 5 Ekim günü yaklaşıyor.

Seçimlerle bayramın aynı günde olmasını bu defa GERB partisi Başkanı Boyko Borisov sağladı. Türkiye’de Bayram tatili bir hafta olduğundan, genel seçimler vesile otobüslere binip gelsinler görüşsünler, bayramlaşsınlar, demiş.

alpay dincerBazı defa Bulgar da insafa geliyor. Bizim bayramlarımızın memlekete bereket havası getirdiğini, bayram günü düşen rahmetin bolluk habercisi olduğunu işitmiş, “Vallahi bilmezdim!” hepsi gelsin, oy kullansınlar!, buyursunlar etmiş.

Aldığımız son haberlere göre,  7 Eylül’ de Sofya’da Mili Kültür Sarayı’nda GERB partisi seçim kampanyasını törenli başlatırken, İstanbul BULTÜRK Kültür ve Hizmet Derneği’nden ve diğer göçmen kuruluşları ve sivil toplum örgütlerinden heyetler davet etmiş.

 

Bu arada seçim kampanyasını başlatan SANSÜRSÜZ BULGARİSTAN PARTİSİ (SBB) 1 000 000 (bir milyon Bulgaristan gencine iş vereceğini” açıkladı. Kuşkusuz bu kadar büyük bir işin şartları da var.

 

Parti Başkanı Nikolay Barekov seçimleri kazanıp başbakan olmak istiyor.

Parti başkanı olunca iş başı yaptı. Her şeyi yenileyeceğiz sloganıyla ortaya çıktı. Kucağında bebeli birinci eşini boşadı. Mariya Kalenderski isminde parti işlerine hevesli genç bir bayanla evlendi. 2 ay önce ikinci kez baba oldu. Yine gelişim halindeki yeni süreçte 4 milyarla batan Korporatif ve Ticaret Bankası’ndan (BTK) seçim önü politik paylaşımdan kendine düşen payı alarak 500 000 (beş yüz bin) levalık bir yeni ev aldı. Arabalarını değiştirdi. Propagandasına çeki düzen verip susulacak, kötülenecek, kınanacak ve yalanla ballandırılacak hedefleri belirledi. İşte yalanla ballandırılacak olan hedefler:

 

1.a) Seçimleri kazandığında GERB ve HÖH / DPS partileriyle ortak Bakanlar Kurulu

Kurmayacağını ilan etti. Nedenmiş o: “Doğan Holding” i dağıtıp yerine “Barekov Holding” kuracak ve AB’den gelen bütün paraları kendisi dağıtacakmış. “Doğan Holdingi”in de suyunu çekip köküne kibrit suyu dökecekmiş. Bu işi yapmak için 50 000 (elli bin) Çingene gence iş vereceğini gizlemiyor.

 

1.b) Barekov son seçimlerde AB milletvekili seçilmişti. Artık suyun başını tuttu.  Kanal, ırmak yatağı, su altında kalan kasaba, köy, mahalle ve ana yolları temizleme işine cezaevlerinden ve cezaevi dışından 100 000 (yüz bin) Rom’a iş göstermek istiyor. Oldu sana 150 000 işsize iş bulundu.

 

  1. c) Hemen seçimden birkaç hafta sonra iş başı yapacak. İlk işlerden biri de, büyük

sayıda yeni şirket tescil ettirip, toplam sayıları 1 400 000 (bir milyon dört yüz bin) olan isimleri var, kendileri olmayan, kimlik n.o.’ları bilinlerden  500 000 (yarım milyon) kişiyi işe tayin etmek olacaktır. Bu şirketlerin işgali çöp çatma, yalan tirajlama, fitne yapma, dedi kodu yayma, boş dolaşmak, cami taşlama, anıtlara, öteye beriye Hitler’in kırık hacını çizme v.s v.s. işlerdir. Yeni tip şirketlerde yarım milyon işsizi işte gösterip Avrupa Birliği’nin İşsizlikle Mücadele Fonlarından para almaktır. Önemli olan bu parayı “Doğan Holding” ten geçirmeden direk olarak ceplemektir. Al sana toplam 650 000 kişiye iş bulundu mu?

 

1.d)  Barekov, 300 000 (üç yüz bin)  18 ile 35 yaş arası gence de Almanya’da iş bulduğunu açıkladı. Haber, hem Bulgar hem de Alman basınında çıktı. Bu gençler genelde Rom asıllı olacak, çünkü memlekette Bulgar ırkından pek elle tutulur göz doldurur genç adam kalmadı. Bunların işleri, önce 5 Ekim 2014 günü Nikolay Barekov’un partisine oy verip, ellerine aldıkları bir vesikayla otobüse binip Almanya’nın muhtelif şehirlerindeki hastanelere gidecekler. Kayıtlarını yaptırıp 7 gün dinlenecekler. Hamam yapıp temizlenecekler, tırnakları, saçları, burun kılları  kesilecek, biraz pudralanarak koyu buğday renginden açık mercimek rengine geçince ve saçları kuaförde biçimlendikten sonra fotoları çekilecek ve bir  “sperm bankına” soy suyundan birkaç damla verecekler. Almanya’da döl kuruması problemi böylece aşılmış olacak, iki ülke arasında AB içi işbirliği yeni bir boyuta ulaşacak ve invitro usulüyle bebek sahibi olmak isteyen Alman bayanlara değişik ırk, soy, insan tipi ve entelektüel görünümlü Romlardan doğuracakları çocuklarına şima seçme hakkı tanınacaktır. Demokrasilerde seçme hakkı özgürlüklerin önde gelenidir ve bu kurala Almanya’da uyulduğu kanıtlanacaktır. Bir de Bulgaristanlı genç Romlara tohum satma özgürlüğü tanınmış olacaktır ki, bu onlara bir de aynı tohumdan doğuracak Alman bayanı tanımama ve çocuğunu hiçbir zaman görmeme özgürlüğü getirmektedir. Bu özgürlükleri kullananlara toplam 1500 (bin beş yüz) Euro ödeme yapılır.  Al sana 850 000 (sekiz yüz elli bin) işsize iş.

 

  1. e)  İşsiz kalan, fakat istihdam sorunlarının çözümü 2-3 ay içinde çözülmesi

gereken diğer 150 000 (yüz elli bin) Rom genci de karılı erkekli Kasım ayı içinde ya da Aralık 2014 başlarında 6 ay için Sofya Merkez ve Kremikovtsi, Stara Zagora, Pazarcık, Sliven ve Varna Hapishanelerine alınacaktır. Bu iş için geliştirilmiş hukuksal ve yargı usulü öteden beri geçerlidir. Böylece çocuksuz Rum aileler kalorifer, sıcak su, soğuk su, temizlik, tuvalet, yemek, içmek, her cumartesi ve Pazar günleri özel odalarda görüşüp sevişme özgürlüğünden yararlanarak kışı hafif hatta tamamen masrafsız geçireceklerdir. 6 aydan sonra Allah büyüktür. İşte sana 1 000 000 (bir milyon) işsiz Bulgar vatandaşlına iş, istihdam, en önemlisi sefalet çizgisi üstünde ve orta halli endeks çizgisi altında bir geçim standardı.

 

Şimdi bu vatandaşlar o “uzaktan baktım çok, yanına vardım yok” yani listede var

ama hayatta yok kontenjanından da olabilir, reel Çingene gettoları kontenjanından da alınabilir. Önemli olan onların kendilerine teklif elden işi kabul etmeleri ve görev sürelerinin sonunda memnuniyetlerini bir imza ile beyan ederken, iş husumeti, itilaf ve çatışma gibi sınıf savaşlarına kıvılcım saçan işlerle ilişkileri, bulaşmışlıkları olmadıklarını kanıtlamalarıdır. Avrupa’nın istediği budur. Bizdeki demokratik sosyal devlet de bu işten çok memnun olarak ömrünü uzatacaktır. Barekov Başbakan görevinde istediği kadar kalabilir. Bu durumda bir sonraki seçimler için 1 000 000 (bir milyon) oy garantilemiş olacaktır. Zaten birinci görev süresinde pek inkişaf olmuyormuş. Amerikan sakızı uzadıkça işlerin tümü, olmayan işlerin de hepsi çözülür ve veren memnun alan memnun, hayat devam eder. Zaten hayatımız Amerikan sakızına benzedi. Çiğnenir ama yenmez, yutulsa mideye yapışır ve hiçbir delikten çıkmaz, ne güzel değil mi?!

 

Alpay DİNÇER

Reklamlar