Rafet ULUTÜRK

Bulgaristan Cebel’de İhanetin Hesabı:
Bahri Ömer ve Ahmet Doğan’ın Çöken Saltanatı
Cebel şehrinde başladı herkes sırasını beklesin.

Bulgaristan’ın Cebel ilçesi dün bir sahneye tanıklık etti; halkına sırt çevirmiş, 20 yıl boyunca belediye başkanlığı yapmış Ahmet Doğan’ın kuklası Bahri Ömer, geri dönmeye cüret etti. Bu dönüş, onun için bir hesaplaşma anıydı, ama o bunu fark edemedi. Kendi kurduğu sahte saltanatın yıkıldığını anlamadı, yıllarca hor gördüğü, ihmal ettiği halkın onun yüzüne tüküreceğini öngöremedi.

Bahri Ömer arabasından indi, yıllarca sırtını döndüğü halkın içine doğru yürüdü. Ama bir şey fark etti; yıllarca yönettiği, kendince hizmet ettiği insanların ona bakışı tamamen değişmişti. Bir anda halkta bir hareketlenme oldu; onu görenler şaşırdı ve öfkelendi. Kimse ona hoş geldin demedi, kimse ona alkış tutmadı. Yıllarca susturulmuş olan Cebel halkı, sonunda konuşmaya başlamıştı. “Ne işin var burada be utanmaz? Hâlâ utanmadan oy mu istemeye geldin?” diye bağırarak üzerine yürüdüler. Bahri Ömer, yüzünde pişkin bir gülümsemeyle başlamıştı ama bu çığlıkları duyunca, korkuyla geri dönüp koşarak kaçmak zorunda kaldı.

Değerli okuyucular, bunları yazmamın sebebi; bu olayın tarihe not düşülmesi gerekiyor. Çünkü yarın bir gün Bahri Ömer’in torunları çıkıp, “Benim dedem 20 yıl bu şehri yönetti,” deme cüretinde bulunmasınlar. Ahmet Doğan’ın ihanetine ortak olanlar, şimdi birer birer kendilerini yok ediyorlar.

İşte bu sahne, ihanetin en açık resmidir. Bahri Ömer ve onun gibi Ahmet Doğan’ın derebeyleri, Cebel’i 20 yıl boyunca kendi çiftlikleri gibi yönettiler. Halkın emeğini sömürdüler, insanların sesini kestiler, ama bugün o halk onlara sırt çevirdi. Cebel’de yaşanan bu manzara, sadece Bahri Ömer’in değil, onun gibi kuklaların hepsinin sonunu simgeliyor. Zincir koptu sıralardan devam edecektir, bunu kimse tutamaz artık. Yıllarca susturdunuz, baskı yaptınız, ama şimdi halk konuşuyor ve siz kaçacak delik arıyorsunuz.

Geçenlerde biri beni aradı ve yazılarım için “çok acımasızsın” dedi, ardından da kendince tehdit savurdu: “Ahmet Doğan hiçbir şeyi unutmaz.” Ben de ona tek bir şey söyledim: “Ben senin hain liderinin en güçlü olduğu dönemde bile onun karşısındaydım. Bugün liderinizin azında dişi bile kalmamışken, ondan kim korkar?” Bu oyun bitti. Ahmet Doğan ve onun emir eri Bahri Ömer gibi isimlerin devri kapandı. Şimdi sıra hangi derebey’de olacak onlar onun derdine düşsünler.

Ahmet Doğan, Türklerin haklarını savunma iddiasıyla ortaya çıkıp, onları sömüren, onların umutlarını söndüren bir hain olarak tarih sayfalarına geçti.

Şimdi onun yardakçıları birer birer yok oluyor. 1984’te olduğu gibi, yine Cebel halkı ilk derebeyini kovalayan, ilk derebeylere baş kaldıran oldu. Cebel’de, Kırcaali’de ve tüm Bulgaristan’da insanlar bu sahte liderlerin gerçek yüzünü gördü. Ahmet Doğan’ın arkasına saklanıp çıkar sağlayanlar artık bu maskeleriyle yaşayamazlar. Gözlerini korku sarmış, attıkları adımlarda bile ürkekler. Çünkü artık biliyorlar ki, halk onları asla bağışlamayacak.

Bahri Ömer gibi isimler, tüm derebeyler artık halkın içine çıkamayacak. Kendilerini kandırabilirler ama gerçekler değişmez. Bugüne kadar halkın sırtından geçinen, cebini dolduran, ihanet eden herkes, bu gerçekle yüzleşecek. Artık bu topraklarda ihanetin, baskının ve sömürünün hükmü kalmadı. Halk gözlerini açtı, hesabı sormaya başladı ve inanın ki daha çok hesap sorulacak.

Ahmet Doğan’ın kuklası olanlar, bugün bu topraklarda korkuyla dolaşıyorlar.

Çünkü yaptıkları ihaneti halk unutmuyor. Bugün Cebel’de yaşananlar, sadece Bahri Ömer’in değil, tüm ihanetçilerin geleceğini simgeliyor. Kimse artık rahat nefes alamayacak. İhanetin, yalanın ve korkaklığın üzerine kurulan o sahte düzen yerle bir oldu ve bu düzenin son kalıntıları da silinip gidecek.

Şimdi meydan, gerçek halk liderlerine kaldı. Yıllardır susturulmuş insanların sesine kulak veren, onların haklarını savunan ve onurlu bir şekilde mücadele eden gerçek liderlere. Hain Ahmet Doğan ve onun derebeyleri tarihin tozlu sayfalarında bir utanç vesikası olarak kalacak. Çünkü halk, ihanet edenleri asla bağışlamaz.

Öyle görünüyor ki, artık Ahmet Doğan’ın mirasını devralanlar da bu mirasın yükü altında eziliyorlar. Zaman, her şeyi açığa çıkarır. Halkın gerçekleri görmesi ve sesini yükseltmesi ise bu sahte liderlerin sonunu getirir. Bundan sonra herkes geçmişiyle yüzleşecek. Ve Bahri Ömer gibi isimler, artık sokakta rahatça dolaşamayacak.

Reklamlar