Raziye ÇAKIR
Ebeveynlerin çocuklarına dini öğretileri aktarma sürecinde üzerinde durması gereken en önemli konu, ahlak ve erdemdir. Çoğu zaman namaz, dini sorumlulukların birincil adımı olarak görülür ve küçük yaşlardan itibaren çocuklara namaz kılmayı öğretmek temel bir hedef haline gelir. Ancak, namazı öğretmeden önce, onun altında yatan ahlaki değerlerin ve anlamın çocuklara kazandırılması gerektiği sıklıkla gözden kaçar. Bu durum, namazın bir alışkanlık ya da rutin davranışa indirgenmesine yol açabilir. Oysa namaz, özü itibarıyla bir ahlaki duruşun, sorumluluğun ve bilinçli bir bağlanışın simgesidir.
Namazdan Önce Ahlak
Namaz, ahlakı besleyen bir araçtır; ama bir araç, temel olmadığı sürece tam anlamıyla yerini bulamaz. Çocuklara sevgi, dürüstlük, adalet, hoşgörü ve merhamet gibi temel değerleri aşılamadan, onların namazı yalnızca bir fiziksel ritüel olarak görmeleri olasıdır. Bir çocuğun, dürüstlükten uzak bir yaşam sürerken secdeye eğilmesinin anlamı nedir? Ya da başkalarına karşı haksızlık eden bir bireyin namazda Allah’a adalet için yalvarması ne kadar samimi olabilir?
İşte bu noktada, namazdan önce ahlaki değerlerin öğretilmesi bir zorunluluk haline gelir. Çünkü ahlak, dini bir pratiğin anlamını kavrayabilmek için temel bir zemin hazırlar. Çocuğa, bir insana ya da doğaya karşı kötü davranışın Allah’ın hoşnutluğunu kazanamayacağını öğretmek, namazın niçin kılınması gerektiğini anlamalarına yardımcı olur.
Ahlak Nasıl Öğretilir?
Ahlak, kuru öğütlerle değil, eylemlerle öğretilir. Çocuklar, söylediklerimizden çok yaptıklarımızı gözlemler. Bu nedenle ebeveynlerin, kendi yaşamlarıyla çocuklarına örnek olmaları kritik önem taşır. Adil bir tutum sergileyen, insanlara karşı merhametli olan, paylaşmayı bilen ve dürüst bir duruş sergileyen bir ebeveyn, çocuklarına en etkili ahlak dersini vermiş olur.
Ebeveynler ayrıca çocuklarıyla ahlak üzerine konuşmalı, onların hayatın farklı durumlarında doğruyu ve yanlışı ayırt etmelerine yardımcı olmalıdır. Hikayeler, atasözleri ve örnek olaylar üzerinden değerler aktarılabilir. Çocuğun ahlaki bir meseleyi kendi gözlemleriyle anlaması ve değerlendirmesi sağlanmalıdır.
Namaz ve Ahlak Arasındaki Bağ
Ahlaki değerlerin oturduğu bir zeminde, namaz doğal bir şekilde anlam kazanır. Namaz, yalnızca bir ibadet şekli değil; aynı zamanda bir disiplin, bir farkındalık ve insanın kendi iç dünyasıyla hesaplaşmasıdır. Namazın bu yönünü çocuklara anlatabilmek için önce onların ahlaki bir bilinç geliştirmelerine yardımcı olmak gerekir. Namazın, sadece bireysel bir ibadet değil, toplumsal sorumlulukların da bir ifadesi olduğu vurgulanmalıdır. Ahlaklı bireyler, namaz aracılığıyla bu sorumluluklarını daha derin bir şekilde idrak edebilirler.
Sonuç: Önce İnsan Olmayı Öğretmek
Çocuklara önce insan olmayı, sonra ibadet etmeyi öğretmek, onları gerçek anlamda bilinçli birer Müslüman yapmanın temel taşıdır. Ahlakı öğrenmiş bir çocuk, namazı yalnızca bir görev olarak değil, Allah’a olan sevgisinin ve bağlılığının bir göstergesi olarak yerine getirir. Böylesi bir inanç ve bilinç, çocuğun ileriki yaşamında sağlam bir duruş sergilemesine ve dinin gerçek manasını kavramasına zemin hazırlar.
Sonuç olarak, namazı öğretmek önemli, ancak ondan önce ahlakı ve erdemi öğretmek elzemdir. Çünkü ahlak olmadan ibadet, anlamını yitirir; ama ahlakla bezenmiş bir ibadet, insanı Allah’a ve insanlığa gerçek anlamda yakınlaştırır. Bu sebeple, “Önce ahlak, sonra namaz” diyerek, çocuklarımıza hem bu dünyada hem de ahirette huzur bulacakları bir yol göstermeliyiz.